SLOVENYA, EKVATOR VE ERİTRE
Birbirleriyle hiçbir ilgisi olmayan ve hatta aynı kıtada bile olmayan bu üç ülkenin adını yan yana görmek ilk başta yadırgatıcı gelecektir. Ancak az sonra birbirleriyle olan ilişkilerini ya da en azından neden birlikte andığımı açıklayacağım.
Geçtiğimiz gün Fransa Bisiklet Turu’nun 2024 yılı etapları ve dolayısıyla tur, tamamlandı. Turun şampiyonu Slovenya’dan Tadej Pogacar, sprint klasmanı lideri Eritre’den Biniam Girmay ve dağların kralı kategorisindeki lider de Ekvator’dan Richard Carapaz oldu.
Yol bisikleti sporunun ne kadar değerli olduğunu, ülkenin tanıtımı açısından ne derece büyük bir öneme sahip olduğunu hâlâ yeterince idrak edebilmiş değiliz bana sorarsanız. Bu spor, yalnızca müsabakanın yapıldığı ülkenin adının birkaç defa anıldığı bir dal olarak algılanmamalı. Yarışların tüm dünyada canlı yayınlanmasıyla birlikte başka hiçbir şekilde elde edemeyeceğiniz turistik reklam yapmış oluyorsunuz ülke olarak.
Tabii ki bir de işin sporcu yetiştirme, sağlıklı bir gençlik oluşturma gibi aslî amaçları var. Başlıkta bu ülkeleri anmam tam da bundan kaynaklanıyor. Eritreli Girmay, bu yıl ilk defa bir siyahî Afrikalı olarak sprint klasmanı şampiyonu oldu ve yeşil mayoyu kazandı. Girmay, üç haftalık tur boyunca zaman zaman yaptığı açıklamalarla ülkesine dair bilgiler de verdi. Eritre’de okullarda bisiklet dersi olduğunu da böylece öğrenmiş olduk. Ekvatorlu Carapaz da geçtiğimiz olimpiyatlarda ülkesinin ilk altın madalyasını almıştı ve şimdi de ülkesi adına Fransa Turu’nda ilk defa dağların kralı mayosunun sahibi oldu. Slovenya ve Tadej Pogacar ile ilgili daha önce de yazmıştım. Nüfusu son derece az olan bu ülkenin birçok spor branşındaki başarıları, ağzımızı açık bırakıyor.
Peki, nasıl oluyor da bu ülkelerin sporcuları, farklı branşlarda dünyanın en iyileri arasında yer alıyor da bizim çocuklarımız bu yarışlara katılamıyor? Düşünmemiz gereken, tam da bu. Sorunun cevabı da aslında tek bir sözcükten oluşuyor: Altyapı. Başka bir şey söylemeye de gerek yok.