Pazar Camii ve Piyale Ağazade Mustafa Ağa-1
Turgutlu'dan esintiler - Ali Şentürk
TURGUTLU’da çeşitli vakıf eserleri yaptırarak şehrin fiziki yapısını değiştiren önemli şahıslardan birisi sâbık defter emini Piyale Ağazâde Mustafa Ağadır. Turgutlu’da çeşitli vakıf eserleri yaptırarak şehrin fiziki yapısını değiştiren Dergâh-ı Âlî müteferrikalarından Piyale Çavuş bin Abdülvehhab’ın oğlu ve sâbık defter emini Piyale Ağazâde Mustafa Ağa, 1600’lü yılların ortalarında Manisa’da Haremeyn (Kutsal mekânların) Muhasebeciliğini yapmaktadır. Mustafa Ağa, İstanbul’da etkili bir kişi olmasının sağladığı avantajlarla muhtemelen Turgutlu veya Turgutluluların maruz kaldığı sıkıntıların hallinde katkı sağlamıştır. Kendileri Kasaba’da oluşturduğu çeşitli vakıflarla şehrin fiziki yapısının değişmesine dolayısıyla ekonomik açıdan daha cazip bir merkez haline gelmesine yardımcı olmuştur.1
Şehbenderzade Filibeli Ahmet Hilmi, Amak-ı Hayal (Hayalin Derinliklerinde) isimli eserinde Kasaba’yı şöyle anlatır:
“Kasabanın evleri birbirinden hayli uzak ve her biri üç-beş dönüm büyüklüğünde bahçelerin içindedir. Her evin bahçesinde bir kaç ırmak akar. Hatta bazı sokaklarda bile büyükçe ırmaklar akmaktadır. Bahçeler meyveli ağaçlarla doludur. Kasaba’ya vardığımızda, evvelce bir kaç kere misafiri olduğumuz bir zat tarafından karşılandık. O geceyi dostumuzun evinde geçirerek, ertesi gün sabahtan "Subaşı" denilen yere gittik. Bir yerden kaynayarak tabii bir havuzda biriktikten sonra bir kaç kola ayrılıp akan suların şırıltısı, hoş bir ahenk gibi kulak okşayıcı idi.”2
Şehbenderzade Filibeli Ahmet Hilmi’nin sözünü ettiği Subaşı denilen yer bu günkü Selvili Tepe’nin alt kısmıdır. Havuzlarda biriktirilen bu suyun bir bölümü 1600’lü yılların başlarında Baltacı Mahmut isimli bir kişi tarafından künklerle Kasaba’nın yollarına taşınır, sokaklara çeşmeler yaptırılır.3 Muhtemelen Kasaba’nın ilk su teşkilatını tesis ettiren bu zat için Kasaba’da bir sokağa onun ismi verilir.
Sâbık defter emini Piyale Ağazâde Mustafa Ağa nüfusu daha fazla artan Turgutlu’daki hamam ihtiyacını gidermek için Bazar mahallesinde bir hamam yaptırır. Burada kullanacağı suyu da daha önce Turgutlu’da birçok çeşme yaptıran yukarıda sözünü ettiğimiz Baltacı Mahmud Ağanın şehre getirdiği sudan karşılar. Aslında bu hamam Kasaba’nın ilk hamamı değildir. Kasaba’da ilk hamam 1500’lü yılların son çeyreğinde 2’inci Selim’in kapı ağalarından Hüseyin Ağa tarafından yaptırılır. Muhtemelen 1588 tarihinde Hüseyin Ali Çavuş adında bir kişinin Kasaba’da başka bir hamam yaptırmak istediği duyulunca ilk hamam olan Hüseyin Ağa vakfının mütevellisi Mehmet Ağa, bu hamam gelirimizi düşürür düşüncesiyle devlet merkezinde itirazda bulunur. İtirazı haklı görülmüş olmalı ki İstanbul’dan Manisa kadısına gönderilen 9 Eylül 1588 tarihli hükümle ikinci hamamın yapılması durdurulur.4 Piyale Ağazâde Mustafa Ağa’nın Kasaba’da yaptırdığı hamam olası ki Turgutlu’nun ikinci hamamıdır. İlk hamamın ihtiyaç duyduğu su nereden, nasıl temin edildiğini bilemiyoruz. Piyale Ağazâde Mustafa Ağa, yaptırdığı yeni hamamın suyunu yukarıda belirtildiği gibi Baltacı Mahmud Ağanın şehre getirdiği sudan karşılar. Kullandığı bir buçuk masura su karşılığında verdiği günlük beşer akçe parayla da Mahmud Ağanın yaptırdığı çeşmelerin tamir ve ihtiyaçlarının karşılanması amaçlanır. Hamamda kullanılacak su ile ilgi olarak da Mart 1652 tarihinde bir sözleşme yapılır:
“Sâbıka defter emini olup medine-i Mağnisada sakin izzetlü Piyale Ağazade Mustafa Ağanın kasaba-i Yengide hamamı içün aldığı temessük sûretidir.
Vech-i tahrir-i huruf budur ki meşrutiyet üzre mütevellisi olduğumuz merhum ve mağfurun-leh Baltacı Mahmud Ağanın kasaba-i Durgudluda icrâ ittiği çeşmelerin kariz ve künkleri meremmetine muayyen vakfı olmayıp zikr olunan çeşmelerin muayyen olduğu mahallerde akıtdıkdan sonra fazla kalan suyundan âhere icar olunup icâresi çeşmelerin kariz ve künklerine harç olunmak ahrâ ve evlâ görülmeğin iş bu Manisalı Mustafa Ağanın kasaba-i mezburede Bazar mahallesinde müceddeden bina eyledikleri hamama yevmî beşer akçe icâre-i müeccele ile bir buçuk masura su verildi. Ol mikdar suyu zikr olunan hamamına icrâ olunup keyfe mâ yeşâ mutasarrıf olmak üzre bu huruf ....temessük tahrir olunup yedlerine verildi”. 5
Sözü edilen bu hamam muhtemelen Kasabalıların Alaca Hamam dedikleri bina olmalı. Pazar Camii’ne çok yakın yerde bugünkü Sevinç sokağında bulunan bu hamam Cumhuriyet sonrasında restore edilerek Seyfettin Poyraz tarafından Manisa Vakıflar Müdürlüğü’nden kiralanarak tekrar işletmeye açılır. 1940 – 1948 yılları arasında ayni hamam bu defa Yunus Erkan tarafından kapılarını halka açar. Zaman içinde birçok sahip değiştirir. Tarihi bir geçmişe sahip olan bu hamam ne yazık ki çok yakın tarihlerde yıkılmıştır.5
Acaba Turgutlu’nun bilinen en eski mescidi ya da camisi hangisidir. Turgutlu’da 1531 tarihli bir vakıf defterinde Papazobası, 28 Ocak 1552 tarihli bir belgede de Menteş Baba zaviyesinin isimleri görülür. Sözü edilen bu zaviyeler; bir anlamda içinde bir ibadethane ile çoğu zaman yanında kurucusunun türbesinin bulunduğu külliye olarak düşünülse de bir mescid olarak adı belirtilmemiştir. Ancak 1575 yılana gelindiğinde köyde dört mescit, iki zaviye görülür. Mescitlerin isimleri Menteşeoşlu Mescidi, Yeni Mahalle Mescidi, Orta Mahalle Mescidi ve Sinan Çavuş Mescidi’dir.7 Turgutlu’da bilinen en eski cami ise 1575 yılına tarihlenir. 1575 yılında Sinan Çavuş isimli bir zad tarafından yaptırıldığı bilinen bu camii, mahalleyi de ismini vererek Sinan Çavuş Mahallesini oluşturmuştur.7 Bu mahalle muhtemelen bu günkü Altay Mahallesidir. Bir Mahalleye ismini veren Sinan Çavuş’un yaptırdığı mescit başta olmak üzere bina ettirdiği cami ve kurduğu vakıf ile Turgutlu’nun bir köy görüntüsünden bir kasaba haline gelmesinde önemli katkılarının olduğu anlaşılmaktadır. Oluşturduğu çeşitli vakıflarla şehrin fiziki yapısını değiştiren Kasaba’nın ekonomik açıdan daha cazip bir merkez haline gelmesine yardımcı olan şahıslardan bir başkası da Piyale Ağazâde Mustafa Ağadır.
Yaklaşık yüzyıl sonra Evliya Celebi’nin Turgutlu’ya geldiği tarih olan 1671 yılında Kasaba’da beş cami görülür.8 Bu camiler muhtemelen İnel Camii (Hacı Zeynel Camii), Sinan Çavuş Camii, Pazar camii, Zatağa Camii (Zati Ağa – Tatar Camii) ve Hacı Osman Camii’dir.
Bu camilerden Pazar, Hacı Zeynel, Tatar camileri o günlerden günümüze ulaşabilmiştir. Diğer iki camii ya yanmış ya da yıkılmıştır. Günümüze ulaşabilmiş her üç cami Turgutlu’nun ender kültür varlıklarıdır. Bunlardan Kasabalıların doğumundan ölümüne kadar hayatında önemli bir yer tutan camilerden en önemlisi Pazar Camisi’dir. Altay Mahallesi, Piyaleoğlu Caddesi ile Cevdet Öktem Caddesinin kesiştiği noktada yer alan Pazar Camii, tapuda 53 pafta, 492 ada, 1 parselde kayıtlıdır. Bu camii yaptıran şahıs Piyale Ağazâde Mustafa Ağadır. Mustafa Ağa, Turgutlu’nun 17. yüzyıl ortalarında büyüdüğünü görür bu büyüme nedeniyle ihtiyacı duyulan Camii (1065 hicrî) 1655 tarihinde yaptırır.
Ali Şentürk -
Cep: 0537 714 25 35
(Devam edecek)
Yorumlar
Kalan Karakter: