Türkiye’nin Almanya ve İngiltere ile yürüttüğü görüşmeler sonucunda satın almayı planladığı Eurofighter Typhoon savaş uçakları, son günlerin en çok merak edilen savunma sanayi ürünlerinden biri oldu. Peki Eurofighter Typhoon nedir, hangi özelliklere sahiptir ve Türkiye için neden önemlidir? İşte detaylar…

Almanya’dan Ön Onay, İngiltere ile Mutabakat
Almanya, Federal Güvenlik Konseyi aracılığıyla Türkiye’ye 40 adet Eurofighter Typhoon savaş uçağı satışına ön onay verdi. Bu gelişme, İngiltere ile imzalanan ön mutabakat zaptıyla eş zamanlı olarak duyuruldu. Anlaşma, Türkiye’nin hava gücünü önemli ölçüde modernize etmesini sağlayacak nitelikte.
Eurofighter Typhoon Nedir?
Eurofighter Typhoon, İngiltere, Almanya, İtalya ve İspanya’nın ortak üretimi olan dördüncü nesil çok amaçlı savaş uçağıdır. Hem hava-hava hem de hava-yer görevlerinde yüksek performans sergileyen uçak, Avrupa’nın en gelişmiş savaş platformları arasında yer alıyor.
Öne Çıkan Özellikleri:
• Azami Hız: 2.495 km/s (Mach 2+)
• Hareket Kabiliyeti: Süper manevra yeteneği ile hava muharebelerinde üstünlük sağlar
• Radar: Aktif Elektronik Taramalı Radar (AESA)
• Silah Taşıma Kapasitesi: 6.500 kg’a kadar mühimmat taşıyabilir
• Görev Profili: Hava üstünlüğü, yakın hava desteği, keşif ve stratejik saldırı görevleri
Türkiye İçin Ne İfade Ediyor?
Eurofighter Typhoon’lar, Türk Hava Kuvvetleri’nin elindeki mevcut F-4 ve F-16 filosunun önemli bir kısmını yenileme potansiyeline sahip. Türkiye, F-35 programından çıkarıldıktan sonra alternatif arayışlarına yönelmişti. Eurofighter, bu boşluğu doldurabilecek en güçlü seçeneklerden biri olarak öne çıkıyor.
Teslimat Süreci ve Sonraki Adımlar
Satışın resmileşmesi için konsorsiyum ortakları olan diğer ülkelerin de ihracat onayı vermesi gerekiyor. Ayrıca uçakların konfigürasyonu, teslimat takvimi ve eğitim süreçleri önümüzdeki dönemde netleşecek. İlk teslimatların birkaç yıl içinde başlaması bekleniyor.
Sonuç:
Türkiye’nin Eurofighter Typhoon alımı, sadece teknik değil aynı zamanda siyasi bir adım niteliği taşıyor. NATO üyesi olan Türkiye’nin, Avrupa merkezli bu savunma platformuna yönelmesi, Batı ile savunma iş birliğini yeniden yapılandırma çabası olarak da değerlendiriliyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: