Zirve dağcıları Likya Yolu parkurundaydı

Zirve dağcıları Likya Yolu parkurundaydı

-Zirve Dağcılık sporcuları Kayaköy – Ölüdeniz – Ovacık – Faralya – Kabak Parkurunu yürüdü.

TURGUTLU (Kasaba) Zirve Dağcılık Kulübü doğa sporlarıyla ilgilenen herkesin gözde parkurlarından olan Likya Yolu yürüyüşüne başladı. Faaliyeti gazetemize Zirve Dağcılık Kulübü yetkililerinden Ebru Ilıman anlattı.

 “Likya yolunu yürümek demek; dik yamaçların kıyısından, ormanların arasından, alçalıp yükselen kayaların üzerinden ilerlerken, doğanın kucağına dönmek demek, çam, kekik, melisa, defne, denizin iyot kokularını içinize çekmek demek, yer çekimine aykırı bir azimle dimdik kayaların ucuna tünemiş çamlara hayretler içinde bakmak demek, kuş cıvıltıları, arı vızıltıları, pembe siklamen ve zambaklar, turuncu kelebekler, çıngıraklı koyunlar, keçiler, inekler, tavuklar, horozlar, kaplumbağalarin size eşlik etmesi demek, hiç beklemediğiniz bir anda karşınıza çıkan nefes kesici manzaralar karşında huşu ile dolmak demek…

İçinde bulunduğunuz yılı hatta yüzyılı unutup, doğanın zamansızlığına geçmek demek…

Doğayla uyum içerisinde yaşayan atalarımız ve köklerimiz gibi tabiatla bütünleşmek demek…

Sanki zaman hiç geçmemiş gibi toprak ananın sizi sarıp sarmalasına izin vermek demek…”

Perşembe gecesi 01:00 sularında başlayan yolculuğumuz sabah Kayaköy’de kahvaltıyla devam etti. 1. gün yürüyüşümüz Kayaköy’den – Ölüdeniz’e 6 km.lik bir parkurdu. Kayaköy gerçekten görülmeye değer çok etkileyici bir tarihi Rum yerleşkesi. Tepelerin yamaçlarına inşa edilmiş yaklaşık 5000 adet taş evin hepsi mübadele dönemi terk edilmiş, çoğu harabeye dönmüş ve şimdi adeta bir ‘hayalet köy’. 1. gün yürüyüş sonrası Fethiye’deki deniz molasının ardından Faralya’da Kelebekler Vadisi seyir terasında çadırlarımızı kurduk. 2 gece de aynı lokasyonda konakladık.

2. gün Fethiye Likya Yolunun başlangıcından Faralya’ya 12 km’lik ring parkurunu yürüdük. Ovacık Likya yolunun başlangıcı kabul ediliyor. Hatta altında durup fotoğraf çekebileceğiniz bir tabela hazırlanmış. Önce düz taş bir yoldan, ardından toprak geniş bir yoldan ilerledikten sonra taş basamaklardan Babadağ’a tırmanan tarihi patikaya ulaştık. 4 kilometre kadar antik taş yoldan tırmanırken geriye dönüp baktığımızda ayaklarımızın altında uzanan Ölüdeniz manzarası gerçekten büyüleyiciydi.

3. günkü yürüyüşümüz Faralya’dan Kabak koyuna 7 km’lik bir parkurdu. Çam ağaçlarının arasından, zaman zaman enfes deniz manzaraları zaman zaman da heybetli dağ manzaraları görerek, kuş cıvıltıları ve kelebeklerin eşliğinde, nefis bir orman ve yamaç yürüyüşü yaptık. Yürüyüşün ardından Kabak plajına inip deniz kıyısında soluklandıktan sonra etkinliğimizi sonlandırdık.”

Haber Merkezi