Turdak ile Belevi'nden Şirince'ye
TURGUTLU Dağcılık Kulübü Turdak; Bu pazar kalabalık bir grupla Şirince yolcusuydu. Her zamanki gibi sabah saat yedide araçta yerlerini alan Turdak sporcuları neşeli bir yolculuktan sonra Belevi beldesine ulaştılar. Burada verilen çay molası ve kahvaltıdan sonra sırt çantalarını ve batonlarını alarak yürüyüşe geçtiler. Kasabanın içinden yürüyüp arazilerin arasındaki yoldan uzun bir yürüyüş başladı. Zeytinliklerin arasındaki toprak yollardan iki dik tırmanış gerçekleştirildi. Yeni katılan arkadaşlar biraz zorlansalar da hayli başarılıydılar. Hele minik yürüyüşçülerden Eren ve Yusuf, babalarından geri kalmadan yürüyüşü tamamladılar.
Zirveye ulaştıktan sonra iniş keyif vericiydi. Gövdesi oyulmuş çınar ağaçlarının altından geçip şırıl şırıl akan bir derede serinledi bütün ekip. Eller, yüzler yıkandı. Dereden sonraki tırmanış yine arazi yollarından yapıldı. Yol kenarında yemek molası verilip yine devam edildi. Yukarı çıkıldığında Şirince tüm güzelliğiyle karşılarındaydı.
Şirince deyince Yunanlı yazar Dido Sotiriyu'nun “Benden Selam Söyle Anadolu'ya” kitabından alıntıyla kısaca Şirince'yi tanıtmak gerekti. Eski adı Kırkınca olan şirin bir Rum köyü Şirince; şöyle anlatılıyor.
"Şu yeryüzünde cennet diye bir şey varsa, bizim Kırkınca o cennetin bir parçası olsa gerekti...Ormanlarla kaplı, dağlık bir yörede kuruluydu köy. Önümüzde denize kadar göz alabildiğine uzayan Efes Ovası...Baştan başa yemiş bahçeleriyle, incirliklerle, zeytinliklerle, tütün, pamuk, mısır ve susam tarlalarıyla dolu bu ova bizim köye aitti..... Kırkınca yazları boşalıverirdi. Sadece birkaç bekçi kalırdı köyde. Bütün ahali yayladaki yazlık evlere dağılırdı, ancak ekime doğru Büyük Aya Dimitri Panayırı yaklaşırken köye dönerdik. Badanaya sonbahar temizliğine girişirdi kadınlar. .... Anadolu'nun sıcak ikliminden midir, yoksa toprağın verimli oluşundan mıdır ne türkü söylemeye müthiş yatkındık. Türküler söyleyerek uyanırdık hep."
Köye varınca toplanma yeri ve saati kararlaştırılıp dağıldı Turdak üyeleri. Şirince’ye özgü el işleri, meyve ve üzüm şarapları satılan sokaklarda dolaştıktan sonra Şirince girişinde buluşuldu. Bu gün Şirince'de İzmir'den Marla Dağcılık Kulübüyle karşılaşmak, tanıdıkların kucaklaşması çok anlamlıydı.
Matematik Köyü ziyareti kararıyla yola devam eden Turdak'lı üyelerin bir kısmı kısa sürede köye ulaştı. Yapılara, kurulmuş olan düzene, cıvıl cıvıl dolaşan çocuklara hayran olmamak mümkün değildi. Matematik Köyü'nün kurucusu olan Ali Nesin büyük bir iş başarmıştı.
Yorgun ama mutlu bir parkur daha tamamlanmıştı.
Turdak Çarşamba akşamı 51 sporcusuyla dünyanın en uzun ve en çok yürünen 10 parkurdan sayılan 509 km.lik Likya Yolu'nun 60 kilometresini daha yürümek için Antalya, Kaş’a gidecekler. Dört gün sürecek bu etkinlikle Turdak sporcuları Likya yolunun 3 etabında 200 km yürümüş olacak HABER MERKEZİ
Yorumlar
Kalan Karakter: