Sakine Öz’ün 1 Mayıs İşçi Bayramı Mesajı

Sakine Öz’ün 1 Mayıs İşçi Bayramı Mesajı

Sakine Öz: İktidarın işçilere bakışı 12 Eylül’ü hatırlatıyor

CHP Manisa Milletvekili Sakine Öz, emekçilerin 1 Mayıs bayramını kutlarken, “AKP iktidarını, 12 Eylül ürünü zihniyeti korumak yerine, en doğal haklarını onlara teslim eden, sendikalarının önünü çeşitli barajlarla kesmeyen düzenlemeler yapmaya çağırıyorum” dedi.

Sakine Öz, İşçi Bayramı nedeniyle yaptığı açıklamada, 1 Mayıs’ın yalnızca alın terinin değil, kardeşliğin, dayanışmanın  bir dilim ekmeği paylaşmanın da bayramı olduğunu belirtti.

1 Mayıs’ın, yalnızca alın terinin değil, kardeşliğin, bir dilim ekmeği paylaşmanın da bayramı olduğunu vurgulayan Sakine Öz, “Türkiye’de işçi haklarında özellikle Bülent Ecevit sayesinde büyük ilerlemeler sağlandıysa da sonra bu haklar budandı” dedi.

AKP döneminde işçi haklarının durumunu değerlendiren Sakine Öz, iktidarın işçiye bakışının 12 Eylül’ü hatırlattığını belirterek şu tespitlerde bulundu:

. İktidar partisi çeşitli konularda göstermelik düzenleme yapma tutumunu işçi hakları konusunda da gösteriyor.

İşçi Haklarında Gerileme Var

. Atılan göstermelik adımlar bir yana bırakılıp gerçek resme bakılırsa, işçilerin  AKP iktidarı döneminde hakları konusunda ilerleme değil, gerileme yaşadığı ortaya çıkar.

. İktidar partisi, 12 Eylül yargılamasını başlatmakla övünüyor. Peki, bunu gururla söyleyen bir partinin, hazırladığı kanunlarda da darbe zihniyetini temizlemesi gerekmez mi? Hatırlarsınız, 12 Eylül sonrasında dönemin İşveren Sendikaları Konfederasyonu Başkanı,  “Bugüne kadar işçiler güldü, şimdi gülme sırası bizde” demişti.

Evet, bir bildiği vardı ki böyle konuşuyordu.

Çünkü 12 Eylül, işçilere, emekçilere karşı yapılmış bir darbeydi. Zaten darbecilerin ilk yaptığı işlerden biri grevi yasaklamak, DİSK’i kapatmak oldu.

AKP Döneminde Grev Hakkını Kullananların Sayısı: 800

. 12 Eylül’den bu yana nüfus 75 milyona, ücretli nüfus 15 milyona ulaştı ama toplu sözleşme hakkını kullanabilenlerin sayısı 500 bini bulmuyor. İstatistiklere göre, AKP döneminde grev hakkını kullanabilenlerin sayısı 2010 yılında 1000’i bile bulmadı, 800’lerde kaldı…

Yani, emekçi hakları açısından Türkiye bugün gerçekte sıkıntı verici bir noktada bulunuyor.

İşte AKP Yasaları

. Yalnızca TBMM gündeminde bulunan Toplu İş Sözleşmeleri Kanunu’ndaki bazı maddelere bakmak bile AKP’nin işçiye bakışını net bir şekilde görmemizi sağlar.

. Tasarıyla işçilere grev hakkı veriliyormuş gibi yapılıyor  ama aslında grev yapmak imkânsıza yakın... Bir örnek vereyim... Tasarıda Bakanlar Kurulu’na yine grev erteleme hakkı veriliyor. Deniyor ki: ‘Karar verilmiş veya başlanmış olan kanuni bir grev veya lokavt genel sağlığı veya ulusal güvenliği bozucu nitelikte ise Bakanlar Kurulu bu uyuşmazlıkta grev ve lokavtı altmış gün süre ile erteleyebilir.’ İlk bakışta bu yaklaşım doğru gibi görülebilir. Genel sağlıktan ve ulusal güvenlikten daha önemli ne var, diye de düşünülebilir.  Ama bu kavramların içine neler sokulabildiğini geçmişte gördük. Lastik işçilerinin, cam işçilerinin grevleri bu gerekçelerle engellendi.

İşletme zarar edermiş!

Bir başka deyişle, işçilerin en temel hakları Bakanlar Kurulu’nun insafına bırakılmış oluyor.

Yine bu yasaya göre genel grev, dayanışma grevi, hak grevi yapmak yasak.

Peki, bunlar yokken grev hakkı var denebilir mi?

. Yine aynı tasarıdan bir başka hüküm okuyalım:

‘Grev esnasında greve karar veren sendikanın kusurlu hareketi sonucu grev uygulanan işyerinde neden olunan maddi zarardan sendika sorumludur.’

İşte bu düzenleme AKP’nin tutumunu işçi düşmanlığına vardığının göstergesidir.

Elbette grev yapılan bir yerde o işletme zarar edecek, başka ne beklenebilir?  Yoksa her grevde işveren “Zarar ediyorum” diye mahkemeye koşacaktır.

1977 1 Mayıs Tezgâhı Ortaya Çıkmadı

. AKP’nin 1 Mayıs 1977’de İstanbul Taksim Meydanı'nda yaklaşık 500 bin kişiyle en geniş katılımlı 1 Mayıs kutlaması sırasında 34 kişinin yaşamını yitirdiği olayları ciddi bir şekilde araştırmaya yanaşmaması da çok önemlidir. AKP, “Darbecilerle hesaplaşıyorum” diyerek  göstermelik yargılamalar yaparken, emekçilerin her 1 Mayıs’ta acıyla hatırladığı bu olayı aydınlatmak için kılını bile kıpırdatmıyor olması dikkat çekicidir.

Bayram Lafta Kalmamalı

. 1 Mayıs’ı resmi tatil ilan eden AKP, işçi haklarına bu şaşılıkta bakmaya devam ettiği sürece emekçilerin desteğini kazanamayacaktır.  Zaten bunun bilincinde olduğundan, attığı tüm adımlar sermayenin lehinedir.

. Bu duygu ve düşüncelerle 1 Mayıs İşçi Bayramı’nı bir kez daha kutlarken, AKP iktidarını, 12 Eylül ürünü zihniyeti korumak yerine, en doğal haklarını onlara teslim eden, sendikalarının önünü çeşitli barajlarla kesmeyen düzenlemeler yapmaya çağırıyorum.