Türk Eğitim-Sen Manisa şubesi il istişare kurulu toplantısı, Akhisar’da yapıldı. Toplantıda gündeme dair konular hakkında fikir alışverişinde bulunulmuş ve alınan karar doğrultusunda kamuoyu ile paylaşılmak üzere bildiri yayınlanması kararlaştırılmıştır.
"Rotasyon, son derece tehlikeli ve gereksiz bir uygulamadır
İş güvencesi kadar bizi ciddi anlamda rahatsız eden uygulama, önümüzdeki günlerde başlatılacak olan rotasyondur. Eğitim çalışanlarını ciddi anlamda rahatsız eden bu uygulama, aile birliğini zedeleyecek, öğrenci –öğretmen kaynaşmasını bozacak, kurum kültürünü yok edecektir. Rotasyon, son derece tehlikeli ve gereksiz bir uygulamadır
Öncelikle 1 Mayıs emek ve dayanışma gününün tüm çalışanlara birlik ve beraberlik getirmesi temennisiyle daha insanca yaşanabilir bir çalışma hayatının oluşması için bir adım olmasını diliyoruz.
Ancak 1 Mayıs günü yaşananların bu temennilere ulaşmak için uzun bir sürece ihtiyacımız olduğu görülmüştür. Türkiye Kamu Sen olarak Adana’da yapmış olduğumuz “Emek ve Dayanışma” mitingimizin diğer illerde yaşanan olumsuzluklara gelecekte örnek olmasını temenni ediyoruz.
1 Mayıs günü meydanlarda yaşananlar bize göstermiştir ki devlet memurluğu güvencesinin taşeronlaşmaya doğru gittiğini gün yüzüne çıkarmıştır. Mevcut iktidarın kendisine boyun eğmeyen veya istemediği tüm kamu çalışanlarını kapının önüne koyma düşüncesi, 7 Haziran seçimlerinde Anayasayı değiştirecek bir iktidar gücüne ulaşma arzusu, hükümetin kamu çalışanlarına bakışını ortaya koymaktadır. Bizi en çok üzen, Cumhuriyet tarihinin en büyük kazanımı olan iş güvencemizin elimizden alınmaya çalışılmasına, çeşitli ikballer uğruna ses çıkartmayan kamu çalışanlarıdır. Tüm kamu çalışanları çok iyi bilmelidir ki siyasi iktidarın adı ne olursa olsun iş güvencemize dokunacak olanların karşısında bu zamana kadar olduğu gibi yine dimdik duracağız. Eğer böyle bir teklifle gelirlerse her türlü direnişi göstereceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.
İş güvencesi kadar bizi ciddi anlamda rahatsız eden uygulama, önümüzdeki günlerde başlatılacak olan rotasyondur. Eğitim çalışanlarını ciddi anlamda rahatsız eden bu uygulama, aile birliğini zedeleyecek, öğrenci –öğretmen kaynaşmasını bozacak, kurum kültürünü yok edecektir. Rotasyon, son derece tehlikeli ve gereksiz bir uygulamadır. Bu uygulamayla öğretmenlerin verimliliğini arttıracağını düşünenler, eğitim sisteminde yaşanan kaoslara yeni kaoslar ekleyeceklerdir. Bunları göremeyen basiretsiz bürokratların hatalarının bedelini başta öğrencilerimiz ve aileleri ödeyecektir. Bu konuda da sadece öğretmenlerin değil, öğrenci ve velilerin de tepki göstermesi gerektiğini düşünmekteyiz. Son süreçte Türkiye’de bir korku ortamının oluşturulduğu ve herkesin bir şekilde sindirilmeye çalışıldığı bir gerçektir. Okullarda idarecilerin stajyer öğretmenlere, “Sizin stajyerliğinizi ben kaldıracağım. Dikkat edin, Bizim sendikamıza üye olmazsanız stajyerliğiniz kalkmaz!” diyerek tehdit edilmekte olduklarını biliyoruz. Şunu iyi bilin ki biz Bu güne kadar kimseden korkmadık bundan sonrada korkmayız herkes sınırlarını ve görevlerini iyi bilsin.
Bilindiği üzere uzun zamandır kamuoyunu meşgul eden müdürlerin görevden alınması müdür yardımcılarının görevlerine son verilmesi uygulaması ile ilgili okul idarecilerimiz hukuki mücadelelerini devam ettirmektedirler. Yaşanan süreçte bazı arkadaşlarımız İdare mahkemesinden yapılan işlemin durdurulması ile ilgili Yürütmeyi durdurma kararı aldılar fakat İl/İlçe Milli eğitim yetkilileri bu mahkeme kararını geçersiz kılacak hukukun arkasından dolanma yolunu seçtiler. Akabinde idareci arkadaşlarımız mahkemelerden yapılan işlemlerin hukuka uygun olmadığı ve usulsüz olduğu yönünde esastan açtıkları iptal davalarını da kazandılar fakat il/ ilçe Milli Eğitim Yöneticileri mahkeme kararını gene uygulamayarak gene hukukun arkasından dolanmayı tercih etmişlerdir. Arkadaşlarımız en son olarak halen devam eden süreçte Cumhuriyet Savcılıklarına Bu yöneticiler hakkında suç duyurularında bulunmuşlardır. Bizde Vali ve kaymakamlarımızdan bu suç duyuruları ile ilgili izin vermelerini. Eğer ortada bir suç var ise bu suçu işleyenlerin yargılanmasını yok eğer yapılan işlemler suç değil ise bu il/ilçe Milli Eğitim Yöneticilerinin hukuk önünde aklanmalarını sağlanmalarını bekliyoruz. Bizim derdimiz birilerinin yargılanmasını sağlamak değil hukukun ve adaletin yerine gelmesidir.
Türk Eğitim Sen Genel merkezimizin almış olduğu yönetim kurulu kararı doğrultusunda 13 Şubat tarihinden beri okullarda angarya göreve hayır diyerek nöbet günleri için 6 saat ek ders verilinceye kadar nöbet tutmama eylemi yapmaktayız. Ancak son günlerde bazı okul müdürlerinin aradan 3 ay geçmesine rağmen yaşanabilecek olumsuzluklardan öğretmenlerin sorumlu olacağı hatta bir olumsuzluk yaşanırsa velileri nöbet tutmayan öğretmenler aleyhine kışkırtacaklarını söylediklerini biliyoruz. Buradan bu müdürlere şöyle diyoruz. İLO sözleşmesine demektir, Danıştay ve Anayasa Mahkemesi kararı ne demektir, Anayasa maddesi ne demektir Yönetmelik ne demektir bunları iyi öğrenin yoksa idarecilikten istifa edin.
Yaşanan bütün bu olumsuzluklar karşısında kazanılan hakların gaspı karşısında haksızlık ve hukuksuzluklara ses çıkarmayan sendikacılık yapmayan fakat sendika olduğunu iddia eden yapının yetkili olması memurun gene masada satılacağının işaretidir. Biz Türk Eğitim Sen olarak haklının ve doğrunun yanında bir duruş sergileyen vicdanlı tüm kamu çalışanlarını Sendikamız çatısı altına davet ediyoruz.
Kamuoyuna saygı ile duyururuz."HABE MERKEZİ
Yorumlar
Kalan Karakter: