Muzaffer Yurttaş nerede? Selçuk Özdağ nerede?
CHP Manisa Milletvekili Ören: "Üzümün Bereketi Kaçtı
ÇEKİRDEKSİZ kuru üzüm fiyatının 2,2 liraya kadar düşmesi Manisa’da, Alaşehir’de, Sarıgöl’de, Salihli’de, Ahmetli’de, Turgutlu’da, Saruhanlı’da çiftçiyi isyan noktasına getirdiğini belirten CHP Manisa Milletvekili Hasan Ören : “Fiyat 3 liranın altına düşerse üzümü ben alacağım” diyen sayın Muzaffer Yurttaş nerede? dedi.
Ören yayınladığı yazılı basın açıklamasında şunları belirtti:
Sezon açılırken kameralar karşısında nutuk atan AKP milletvekilleri fiyatlar dibe vurunca maalesef ortalıkta gözükmüyorlar.
“Fiyat 3 liranın altına düşerse üzümü ben alacağım” diyen sayın Muzaffer Yurttaş nerede?
“Devlet tarafından üzüm üreticisine verilen desteğin kilo başına bu yıl en az 150 kuruş olması yönünde girişimde bulunduk” diyen Selçuk Özdağ nerede?
“Üreticilerimiz son 12 yıldır ortalama 2.5 doların üzerinde satış yapmıştır” diyen sayın Hüseyin Tanrıverdi nerede? 1 dolarlık üzüm fiyatından haberi var mı? Eğer haberleri olsaydı mutlaka çiftçinin feryadını duyarlardı.
Çekirdeksiz kuru üzüm ihracatında ülkemiz ilk sırada yer almakta olup, dünya piyasalarında fiyatı bizim belirlememiz gerekmektedir.
Fakat hükümetin bir ihracat politikası olmadığından üzüm işletmesi sahipleri ve ihracatçılar kendi aralarında rekabete girerek yurt dışında düşük fiyattan ihracat anlaşması yapmaktadırlar. Buda iç piyasada fiyatların artmasını engellemektedir. Çiftçinin üzümü üzerinde rekabet etmektedirler.
Bunu önlemek için öncelikle yaş üzüm ihracatı teşvik edilmelidir. Ne kadar çok yaş üzüm ihraç edilirse kuru üzüm fiyatı o kadar yükselmektedir. Bu gerçekleşmediği için yaş üzüm fiyatı 55-60 kuruşa kadar düşmüş, bu fiyatlarda bile alıcı bulunamamaktadır. Üretici son çare yaş üzümü yok pahasına Suma fabrikasına satmak zorunda kalacaktır.
Fiyatların düşmesinin bir başka nedeni de TARİŞ’in alım fiyatını açıklamamasıdır. Bu nedenle piyasa fiyatı oluşmamıştır. Eğer Hükümet TARİŞ’e kredi vermiş olsaydı, daha fazla üzüm alımı yapılacak ve fiyatların düşmesi önlenecekti. Fakat Hükümet TARİŞ’i desteklemediği için sorunlar her yıl artarak büyümüştür.
Bunları önlemenin tek yolu lisanslı kuru üzüm depolarının açılmasıdır. AKP kendi çıkardığı yasaya sahip çıkmadığı için 10 yıldır bir tane bile lisanslı üzüm deposu kurulmamıştır.
Lisanslı depolar kurulmuş olsaydı; üretici, lisanslı depoya teslim ettiği üzümü karşılığında alacağı ürün senedi ile bankalardan düşük faizli kredi bulacak, fiyatlar yükseldiğinde üzümünü satacak ve parasını peşin alabilecektir.
Örneğin, depoda 20 ton kuru üzümü olan bir çiftçi, alacağı 100 bin liralık ürün senedi karşılığında, bankadan 80 bin lira kredi alabilecektir. Üzümünü110 bin liraya sattığında banka borcu ödenecek ve kalan 30 bin lirası parası kendisine verilecektir. Buradaki temel amaç, Manisa ve ilçelerindeki üzüm üreticilerinin en büyük derdi olan “açığa dökme” uygulamasını önlemektir. Depolama sorunu ortadan kalktığı için işletmeler işleyeceği kadar üzüm alacak ve geri kalanını depolardan temin edeceklerdir. Bu durumda üzüm fiyatları düşmeyecektir. Kısacası lisanslı depolar çiftçinin kara gün dostu olacaktır.
Çiftçinin sorunu AKP Milletvekillerinin hiçbir zaman derdi olmamıştır. Çiftçinin feryadı isyana dönüşmüş AKP’nin umurunda değildir. Onlar sadece üç-beş patronun istediğini yapmakla siyaset yaptıklarını zannetmektedirler.
Her zaman olduğu gibi çiftçiye ve üreticiye sahip çıkacak olan Cumhuriyet Halk Partisidir. Sesini duyurmak için artık çiftçinin sokağa çıkma zamanı gelmiştir. CHP olarak, mitingleri düzenleyerek çiftçinin sesini herkese duyurmasına önderlik edeceğiz. Toplumun her kesiminin sesi olan CHP; çiftçinin, üreticinin ve köylünün de sesi olacaktır. Üzüm üreticisinin çektiği sıkıntıyı herkese anlatacağız. HABER MERKEZİ
Yorumlar 3
Kalan Karakter: