Olympos Kulübü ile Ovacık - Çobandede parkuru yürüyüşü

Olympos Kulübü ile Ovacık - Çobandede parkuru yürüyüşü

"Yıllar önce yapılmış küçük tesisleri terk edilmişliğin ve bakımsızlığı sonucu yıkılmış, moloz ve inşaat artıkları haline dönmüş olsa da Ovacık tüm güzelliği ile karşımızdaydı." 

TURGUTLU Olympos Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü, bu haftaki doğa yürüyüşünü Turgutlu'nun OVACIK - ÇOBANDEDE parkurunda gerçekleştirdi.

Sabah Lazın kahvesinde toplanan Olympos Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü ekibi rehber Haydar Atilla başkanlığında araçlarımıza binerek Güney'e hareket etti. 

Olympos Dağcılık'tan yapılan açıklamada: "Güney'de çay ve kahvaltı için mola verildi. Katılımcıların bugün  daha dinamik daha sevecen olduğu gözden kaçmıyordu, yeni katılımcıların gözlerinde ilk defa yürümenin heyecan ve sevinci okunuyordu. Güney'den araçlarımıza binerek Kuşlar Köyüne kadar geldik. Burada rehberimiz yürüyüş kural ve esaslarını anlattıktan ve Kültür fizik hareketlerini yaptıktan sonra yürüyüşümüz başladı. Hava hafif de olsa esen rüzgarın etkisiyle bizi üşütecek kadar soğuktu. Ancak ekipteki kararlılık ve heyecan bu soğuklara aldırmayacağını gösteriyordu. Hafif bir rampa tırmanarak çam ve meşe ağaçları arasından Ovacık Yaylasına doğru yaklaşık 6 kilometre yürüdük. Önceki günlerde yağan yağmurun etkisi ile zemin ıslak, hatta yer yer çamurdu. Ovacık yaylasına geldiğimizde manzara görülmeye değerdi. Her ne kadar yılların ihmaline de uğramış olsa Ovacık yaylası tabii güzelliğini ve muhteşemliğin koruyordu. Yıllar önce yapılmış küçük tesisleri terk edilmişliğin ve bakımsızlığı sonucu yıkılmış, moloz ve inşaat artıkları haline dönmüş olsa da Ovacık tüm güzelliği ile karşımızdaydı. Ovacık Yaylasında verdiğimiz kısa bir moladan sonra yürüyüşümüze orman içindeki patikalardan devam ettik. Çiğ taneciklerinin donarak kristalleşmesi çam ağaçlarının başına bir tül örtmüş gelin görünümünü veriyordu. 

Gövdeleri yeşil yosunlarla kaplanmış muhteşem çınarlar ve kuruyan yapraklarını bir halı gibi yerlere döşemiş, kahverenginin tonlarıyla adeta desenler çizmiş. Bu muhteşem görüntünün arasında yürümek insanı ister istemez hayaller aleminde sürüklüyor. Kuruyan çınar yapraklarının hemen yanı başında da yükselen devasa çam ağaçlarının yeşillikleri ve iğne misali yapraklarının geceden tutmuş olduğu çiğ taneciklerinin donarak buzlaşıp kristale dönüşmesi görülmeye değer bir manzara. Esen hafif rüzgarın bu kristalleri başımıza dökmesi anlatılması tarifsiz güzellikte. Kristalleşmiş Çiğ taneciklerinin yapraklardan kurtulup aşağıya düşerken, güneş ışıklarının 7 rengini yansıtarak bize renk cümbüşü oluşturması gerçekten görülmeye değer manzara. 

Bu doyumsuz manzaraları seyrederek 13 kilometre yürüdüğümüzün farkına bile varmadan küçük Ovacık denilen mevkide yürüyüşümüz sonlanıyor. Bizi bekleyen aracımıza binerek  verdiğimiz çay molası ile yürüyüşümüz sonlanıyor." denildi. 

Haber Merkezi