Olympos dağcıları Kamberler-Ören parkurunu yürüdü
"Kayaların arasından fışkıran leylak, renkli kır çiçekleri yeni yeni açmaya yüz tutmuş papatyalar ve bulutların süslediği bir ufuk çizgisi. Her şey çok güzel. Ciğerlerimize çektiğimiz kekik kokulu bahar havası ve ara ara bulutların arasından göz kırpan güneş ruhlarımıza Can Suyu oluyor. Kandil Tepenin zirvesi görülmeye değer."
TURGUTLU Olympos Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü, bu pazar yönünü Kemalpaşa Kamberler Köyüne çevirerek Kamberler - Ören parkurunu yürüdü.
Olympos Dağcılık'tan yapılan açıklamada: "Sabahın erken saatlerinde Lazın kahvesinde içilen çaylardan sonra araçlara binilerek yaklaşık 30 km yol aldıktan sonra Kemalpaşa Kamberler Köyüne varıldı. Köy kahvesinde kahve ve çaylar içildi. Kamberler Köyü yaklaşık 700 metre rakımlı. Kamberler küçük bir Pomak Köyü ve yine civar köyleri gibi gençlerini kente göç veren köylerden birisi. Burada kiraz ve üzüm geçim kaynağı. Yürüyüşümüze saat 10.00 gibi rehberimiz Haydar Atilla'nın açıklamalarından sonra başladık. Bugünkü rotamız Kandil Tepe'yi aşarak Ören'e varmak. Köy mezarlığının hemen yanından bağ ve bahçeleri geçip orman yoluna saptık dağlar, ormanlar, vadiler ve derelerle çevrili bu coğrafya ;Akdeniz ikliminin tipik bitki örtüsü olan makilerin yanı sıra eteklerde meşe ve kızılçam yükseldikçe Karaçam örtüsünden oluşmakta.
Yol boyunca kestane, vişne ve çınar ağaçlarına da rastladık orman yolu ile başlayan ve daha sonra patikaya dönüşen güzergah bizi, bir kaya kütlesinin önüne çıkardı. Burada su ve meyve molası verildi, resimler çekildi. Çam ormanları arasındaki patikalardan 500 metre kadar yükselerek Kandil Tepe'ye varacağız.
Hava bulutlu Kandil Tepe'ye çıkıldıkça rüzgar da varlığını hissettiriyor. Önümüzde uzun ve güzel bir patika kuş sesleri baharın geldiğini müjdeliyor. Toprak Ana Yeşiller giymiş, alabildiğince kozasından yeni çıkmış börtü böcekler ve yaprakları fışkırmak için sabırsızlanan ağaç dalları… Hafif bir rampa tırmanıyoruz, küçücük bir nefes molası adeta Anjiyo etkisi yapıyor. Hedefimiz Kandil Tepe'nin zirvesi, kayaların arasından fışkıran leylak, renkli kır çiçekleri yeni yeni açmaya yüz tutmuş papatyalar ve bulutların süslediği bir ufuk çizgisi. Her şey çok güzel. Ciğerlerimize çektiğimiz kekik kokulu bahar havası ve ara ara bulutların arasından göz kırpan güneş ruhlarımıza Can Suyu oluyor. Kandil Tepenin zirvesi görülmeye değer. Zirvede rüzgar şiddetini daha da arttırıyor, buna rağmen bahara zirveden bakmanın zevki çok ayrı bir şey, tam tepede solumuzda Kamberler, sağımızda Ören, kuşbakışı görülmeye değer doğrusu. Bir çeşme başında verilen yemek molası, bölüşülen yiyecekler, içten gülüşler ekibin moralini de zirvelere taşıyor. Yürüyüp yoruldukça stresimizi atıyoruz. Sakin dinlenmiş bir ruh haline bürünüyor insan. Kandil Tepe'den sonra inişe geçiyoruz, önce meşe ağaçlarının arasından patikalardan düşe kalka iniyoruz, ardından çam ormanları arasında inişimiz devam ediyor. İZSU'nun yaptırdığı su depolarının yanından geçerek Ören Mesire Yerine geliyoruz, yürüyüşümüz burada son buluyor." denildi. Haber Merkezi
Yorumlar
Kalan Karakter: