Türk Milliyetçiliği ayaklar altına alınamaz
Türk Ocakları Salihli Şubesi’nin organize ettiği ve bazı sivil toplum kuruluşlarının katıldığı “Türk Milliyetçiliği ayaklar altına alınamaz” isimli miting Salihli Kent Meydanında yapıldı.
TÜRK Ocakları Salihli Şubesi ile birlikte, Türk Eğitim-Sen, Atatürkçü Düşünce Derneği, Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Temsilciliği, Cumhuriyet Kadınları Derneği, Bakkallar Odası, Kunduracılar Odası Türk Büro Sen, Türk, Sağlık Sen gibi sivil toplum örgütlerinin desteklediği mitingde ilk okunmayı Türk Eğitim Sen Salihli Şube Başkanı Mehmet Kocatürk yaptı. Kocatürk, bir yıldır bu topraklar üzerinde Türk kimliği ile yaşayan bu toplumu yok etme planları hiçbir zaman gerçekleşmeyecektir, dedi.
Türk Milliyetçiliği ayaklar altına alınamaz konulu basın açıklamasını yapan Türk Ocakları Salihli Şube Başkanı Ersin Aybar şunları söyledi:
“Bu gün burada ulvi bir gayeyi, yüce bir ideali kitlelere hep birlikte tekrar duyurmak, haykırmak için bir araya geldik; bu toprakların adı 1150 lerden itibaren yalnız bizim kaynaklarımızda değil, batılı tarihçilerin kaynaklarında da Türkiye'dir. Papa Urban ilk Haçlı Seferi için hristiyan alemine çağrıda bulunurken müslüman kelimesi ne eşdeğer olarak "Türkler'e" kelimesini kullanmış ve o tarihten itibaren Balkanlar'da, Anadolu'da bütün müslüman alt etnik guruplar Türk üst kimliği ile anılmışlardır. Türkiye, Türklerin yaşadığı ülke demektir. Nasıl ki Fransa, Fransızların, İngiltere, İngilizlerin yaşadığı ülke demekse! Türklerin yaşadığı ülke olan Türkiye’de Türk adı, Türk kimliği anayasadan ve bu topraklar üzerinden silinemez, Türk milliyetçiliği ayaklar altına alınamaz. Özellikle belirtelim ki toplantımızın hiç bir siyasi mahiyeti yoktur ve olamaz da . Biz vatan'ın bölünmez bütünlüğüne duyarlı , Atatürk'ün kurduğu demokratik, laik cumhuriyetin temel ilkelerine sıkı sıkıya bağlı sivil toplum örgütleri olarak bugün burada Türk milletinin ortak sesi olarak toplandık. Mensubu olduğum Türk Ocakları bugün 101 yaşındadır ve Cumhuriyeti kuran tüm kadroları-M Kemâl Paşa dahil- yetiştirmesine rağmen devamlı partiler üstü kalmış vatanın bölünmezliği, üniter yapımızın değişmezliği ve Cumhuriyet ilkelerine sahip bütün siyasi partilerimize eşit mesafede durmuştur. Buradaki sivil toplum kuruluşlarının tümünün ayni ilkeleri paylaştığını biliyoruz. Bizim derdimiz siyaset değil vatan, bayrak,cumhuriyet değerleri , tek resmi ve eğitim dili, üniter yapımızın korunmasıdır.yeni Anayasa çalışmalarında gördüğümüz milli devletin tehlikede olduğu kaygularıdır. Devleti , milleti oluşturan ana unsurlar bayrak, vatan , resmi dil, eğitim dili, egemenlik hakları asla çoklu sisteme dönüştürülemez. Böyle olursa bölünme mukadderdir. Artık günümüzde siyasi ve sosyal doku öyle hale gelmiştir ki sağ ve sol kavramlarının yerini milli olanla olmayan , milli değerleri savunanlarla beynelminel gobal sistemi savunanlar şeklinde bir manzara oluşmuştur. Bizler sonuna kadar milli, değerleri savunup asla ve asla Türk Milliyetçiliğini ayaklar altına aldırmayacağız.
Son günlerde ülkemiz hayli çalkantılı ve sancılı günler yaşıyor. Bu topraklarda bin yıldır iki büyük imparatorluk bir büyük cumhuriyet otuz küsur devlet büyüklüğünde beylik kuran sürekli özgür ve egemen yaşamış büyük Türk milleti maalesef son derece yanlış bir bakıs açısıyla kimliğinin anayasadan, müfredattan, vatan coğrafyasından silinme tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştır. İngiliz, Fransız, Alman, İtalyan anayasalarından ve topraklarından o milletlerin öz kimliklerini nasıl silmek mümkün değilse Türk Kimliğinide bizim anayasamızdan ve topraklarımızdan silmek mümkün değildir. Türk Kimliği bir üst kimlik olarak Anadoluda yaşayan bütün alt etnisiteleri"Türkmen, Avşar, Kürt, Lâz, Çerkez, Arnavut,Oğuz vs.. " kapsamı içine alan ortak bir üst kimliktir. Atatürk"Ne mutlu Türk Olana dememiş , ne mutlu Türk'üm diyene " demiştir Bu topraklar üzerinde yaşayan bütün etnik guruplara kendi ana dillerini konuşmaları kendi kültürel , folklorik değerlerini yaşatmaları ana sütü gibi doğal bir haktır. Fakat bütün bu hassasiyetin yanında 1000 yıldır bu toprakları kelimei i tevhid aşkına islâm'laştıran ana unsur olan Türk üst kimliğine saygı gösterilip ortak değer olarak Türk kimliğinin ve adının ilelebet muhafaza edilmesi gerekir. Türk Milliyetçiliği birleştiricidir, ayrılıkçı alt etnisite milliyetçiliği ile karıştırılamaz. Oğuz'culuk, Çerkez'cilik , Kürt'çülükTürkmen'cilik gibi alt kimlik milliyetçilikleriyle birleştirici bir üst kimlik milliyetçiliği olan Türk Milliyetçiliği ayni statüde incelenemez. Türk Kimliğini, Türk adını anayasadan, müfredattan, bu topraklardan silmek demek alt etnisite milliyetçiliklerinin şahlanması ve vatanın bölünme eşiğine girmesi demektir. Eğer yalnızca Sünni İslâm Birliği ideali yeterli olsaydı Osmanlıya ilk isyan edenler Müslüman Arnavutlar ve Arap'lar olmazdi! Akif'ler ,Gökalp'ler kan birliği, ırk birliği mi aradılar? Türk Ocakları'nı 1912 de imparatorluğumuzun parçalanma sürecinde kuran 190 mekteb i tıbbiye'li genç'in içindeki onlarca Kürt, Arnavut, Çerkez, Lâz alt etnisiteli genç niçin Türk Ocakları adı altında birleşmişlerdi? Türk adı dünya var oldukça, sonsuza kadar bu topraklarda ve anayasamızda yaşayacaktır. Emperyal sistemin yıkici ve bölücü çabalarına bilerek veya bilmeyerek alet olan devlet adamlarımız bu vebalin altından kalkamazlar. Türk milletin'ni hiç bir güç öz vatanında parya durumuna düşüremez. Türk Milliyetçiliğini hiç bir kuvvet ayaklar altına alamaz. -Felek her türlü esbab ı cefasın toplasın gelsin- Dönersem kahpeyim millet yolunda bir azimetten- Hepimiz Namık Kemal'iz. Bütün Türkler bir ordu katılmayan kaçaktır. Hepimiz Ziyâ Gökalp'iz. Ne mutlu Türk'üm diyene. Hepimiz Mustafa Kemâl'iz.” YANKI
Yorumlar
Kalan Karakter: