MANİSA MİMARLAR ODASI BAŞKANI GÜMÜŞ;
” MİMARLAR VE AKADEMİK GÖRÜŞLERİN ALINMADIĞI BİR İMAR OLAMAZ. SAĞLIKLI VE GÜVENLİ BİR ÇEVREDE YAŞAM HAKKI KISITLANAMAZ “
“MANİSA’NIN 40-50 YILLIK GELİŞİMİNE IŞIK TUTACAK İMAR MEVZUATINI ASKIDAN ÖĞRENMEK İSTEMİYORUZ.”
MANİSA’nın gelecekteki 40-50 yılına damgasını vuracak olan yeni imar projeksiyonun kat beklentisi içeresinde olan toplumda beklentilere yönelttiği şu günlerde kutlanan ‘Dünya Mimarlık Gününü’ çerçevesinde Mimarlar Odası Başkanı Yasemin Gümüş’ten çarpıcı açıklamalar geldi. Oda binasındaki değerlendirme toplantısında sağlıklı yapılaşmanın sürdürülebilir olması için mutlak mimarların ve akademisyenlerin görüşlerine başvurulması gereğine işaret ederek;
“Mimarlar ve akademik görüşlerin alınmadığı bir imar olamaz. Sağlıklı ve güvenli bir çevrede yaşam hakkı kısıtlanamaz. Manisa’nın 40-50 yıllık gelişimine ışık tutacak imar mevzuatını askıdan öğrenmek istemiyoruz. İmar konusunda toplumdaki ilgili ilgisiz tüm STK’lar en ince ayrıntılarına kadar bilgilendirilirken bizler konumuz hakkında talep ettiğimiz randevulara bile yanıt bulamıyoruz. İletişimin en üst düzeyde olduğu günümüzde iletişimsizliği yaşıyor olmaktan dolayı büyük üzüntü duyuyoruz.”
7 Ekim Dünya Mimarlar Gününde Mimarlar Odası Başkanı Yasemin Gümüş başkanlığında toplanan sekreter Mahir Gülhan, Sayman Göktan Hurmalı, üye Volkan Arslan, Hüseyin Solmaz, odanın eski başkanları Muzaffer Gülsuyu, Ferdi Zeyrek, genç mimarlar Bengü Caklı ve Serdar Kora Mimarlık mesleğinin tıkandığı noktaları tartışarak masaya yatırdılar.
Mimarlık mesleğinin Uluslararası boyuttaki katkılarının küçümsenemez boyutlarda olduğu, tüm bu işlevleri yerine getirirken bir çok bedelleri de yine Mimarların ve akademisyenlerin ödediğinin altını çizerek;
“Tüm dünyada ve ülkemizde insanlığın; yapılı, doğal ve kültürel çevrenin geleceği; iklim değişikliği, çevre sorunları, savaş ve çatışma, sömürü, açlık, yoksulluk, eşitsizlik ve ayrımcılık gibi nedenlerle tehdit altındadır.
Dünya genelinde sağlıksız kentleşme, çevre sorunları, afetler, savaşlar vb nedenlerle son on yılda göç ederek yaşam alanlarını terk etmek zorunda kalanların sayısı hızla artmıştır. 2009 yılında dünyada 36,4 milyon kişi göç ederken; 2018 yılında bu sayı 74,8 milyon olmuştur. 2009 yılında ülkemize göç eden sayısı 19.408 kişi iken; bölge coğrafyasındaki savaşlar ve çatışmalar nedeniyle bu sayı 2018 yılında 4 milyona ulaşmıştır.
“Mimarlık… herkes için konut” teması ile tüm dünyada kutlanan mimarlık gününde ülkemizde; yakın dönem merkezi ve yerel yönetim uygulamalarının temelini, sağlıklı ve güvenli bir çevrede yaşama hakkını engelleyen; yapılı çevreyi, tarihi ve doğal dokuyu tahrip eden ve kültürel değerleri yozlaştıran politikalar oluşturmaktadır. Bu politikaların önünde engel olarak görülen nitelikli mimarlık ve planlama hizmetleri ise, kısa zamanda ve çok sayıda yapı üretilmesi baskısıyla önemsizleştirilmekte, mesleki haklar kısıtlanmaktadır.
Bütün yerleşmelerin fiziksel ortamını oluşturan yapı üretimi ve mekân tasarımı etkinliği olan mimarlık; yalnızca “üretim süreci” ile sınırlı değil, aynı zamanda taşıdığı toplumsal sorumluluk nedeniyle evrensel değerleri bağlamında insancıl ve yaşam hakkına saygılıdır. Mimarlar Odası olarak; eşitliğe dayalı, temel insan hak ve özgürlüklerinin tanınmasında hiçbir ayrım, mahrumiyet ve kısıtlamanın yaşanmadığı sağlıklı ve güvenli bir çevrede yaşama hakkının korunması konusundaki sorumluluğumuzu yerine getirmek üzere mesleki deneyim, birikim ve bilgimizi daha iyi bir dünya için kullanmaya kararlıyız.
Dünyamızın, bölgemizin, ülkemizin, kentlerimizin, mesleğimizin ve yaşama hakkımızın tehdit altında olduğu bu zorlu dönemde, meslektaşlarımızı dayanışmamızı güçlendirmeye çağırıyor; bu vesileyle bütün mimarların ve yurttaşlarımızın Dünya Mimarlık Günü’nü kutluyoruz.” İfadelerine yer verdi.
“RANT’TA DEĞİL SAĞLIKLI ŞEHİRLERİN YATIRILMASINDA BİRLİKTE HAREKET ETMELİYİZ”
Mimarlar Odası eski başkanı ve CHP Manisa Büyükşehir ve Şehzadeler Belediyesi Meclis üyesi Ferdi Zeyrek ve eski oda başkanı Muzaffer Gülsuyu‘da “Rantların yarıştığı değil, akıl ve fikirlerin yarıştığı projelerin yer aldığı İmar değişikliği gündemde olması gerekir. Geçmişte imarla ilgili yapılan stratejik hatalar bugünde yapılıyor. Bu şehrin akademik dinamiklerinden de mutlak faydanılmalıdır. Gerek Büyükşehir, gerekse Şehzadeler ile Yunusemre belediye başkanlarının ve onların oluşturduğu kurulların bizlerin fikirlerine başvurmaları geleceğin Manisa’sının oluşturulmasından büyük önem sağlayacaktır. Manisa’nın 1. Derece deprem kuşağı altında olduğunun da unutulmaması gerektiğini belirtmek istiyoruz. Kısaca rant’ta değil sağlıklı şehirlerin yatırılmasında birlikte hareket etmeliyiz” şeklinde görüşlerini dile getirdiler. AHMET ÜNSAL
Yorumlar 2
Kalan Karakter: