Lâiklik Anayasada Olmamamılıymış???
Güzel Türkçe’mizde, kendisi kadar güzel deyimler de vardır. Bunlardan biri de “ALACASI İÇİNDE”dir.Bunu daha da genişletirsek “hayvanın alacası dışında, insanın alacası içindedir” de diyebiliriz.Anlamı; günümüz bukalemunları hariç, tüm hayvanların renkleri dışlarındadır. Gördüğünüzde onun hangi hayvan olduğunu anlar, davranışlarınızı buna göre ayarlarsınız. Ancak, insanlar için böyle bir yargı kurmanız çok zordur.Yıllarca can arkadaşlık yaptığınız kişilerin , bazen ufacık bir çıkar uğruna sizi sattığına tanık olmuşsunuzdur.Ya da üzerinde dünyanın en pahalı giysileri, altında daha da gösterişli arabası hatta uçağı olduğu halde, tam bir magandalık sergileyen nice insansılarla her gün karşılaşmıyor muyuz? Ne demişti Yüce Mevlâna:
“Nice insanlar gördüm, üzerinde elbise yok,
Nice elbiseler gördüm, içinde insan yok!”
Anlayacağınız insanoğlu karpuz gibi; dışı, insanın gözünü ve ruhunu dinlendiren çok güzel bir yeşil, içini açtığınızda kıpkızıl bir kan rengi. Tıpkı bazı siyasilerimiz gibi. Seçim meydanlarında söyledikleri ile seçildikten sonra söyledikleri arasında uçurumlar var.
AKP’nin yıllardır lâiklikle bir sorunu olduğunu biliyoruz. Ancak, hiçbir gün bu ilke anayasadan çıkarılsın demediler. Sadece tanımı değiştirilsin, anayasal lâiklik - ne demekse - olsun dediler. Sevgili halkımızdan da her seçimde artan oylarını aldılar.7 Haziran sonrası başlatılan terör olaylarından sonra can kaygısına düşen halkımızdan da %50’ye yaklaşan oy alınca, alacaları dışlarına çıkmaya başlamıştır.
Önce gördükleri her mikrofon ve karşılarında buldukları - küçük büyük fark etmez - dinleyici kitlesine, programın konusu ne olursa olsun, bıktırırcasına başkanlık sisteminden söz ettiler, ediyorlar. Başkanlık gelir, bir de Erdoğan başkan olursa, adeta mucizeler yaratıp Türkiye neredeyse uçacak.
Şimdi de yeni bir anayasa yapamayacaklarını,bu meclisin buna yetkisinin olmadığını bile bile, ayrıca, anayasanın değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek ilk üç maddesi içinde bulunan lâiklik ilkesini kaldırmayı deniyorlar. Son olarak 23 Nisan günü kurulan TBMM’nin AKP’li başkanı İsmail KAHRAMAN, başkanı olduğu kurumun bayramının kutlandığının ertesi günü katıldığı bir televizyon programında tam olarak alacasını dışarı vurmuş ve “Lâiklik bir kere yeni anayasada olmamalıdır. Dindar anayasa meselesinden kaçınmaması lâzım. Dini olarak bahsetmesi lâzım” diyebilmiştir.
Bu sözleri ben, sizler, sokaktaki simitçi… söyleseydi, bu, ifade özgürlüğü olurdu.Ancak,sayın başkan söylerse, hukukçulara göre, bulunduğu makamdan dolayı bu, anayasayı ihlâl suçudur ve cezası ağırlaştırılmış müebbet hapistir. Bir hukukçu olarak sayın başkanın bunu bilmemesi olanaksız. Ama, bizde çok güzel bir deyim daha vardır: “Söyleyene değil, söyletene bak!” deriz.
Buradan halkımıza bir kez daha seslenmek istiyorum:
Lâiklik, dinimizi özgürce yaşamamızın güvencesidir.
Lâiklik, dinsel ve siyasal görüşlerinize bakılmaksızın iş bulma güvencesidir.
Lâiklik, ne devletin ne de kişilerin dini inançlarınıza karışmamasının güvencesidir.
Lâiklik, Ramazan’da da, Muharrem’de de oruç tutup namaz kılma ve semah dönmenin güvencesidir.
Lâiklik, inançlı ya da inançsız ,toplumdaki tüm kesimlerin kardeşçe ve bir arada yaşamasının güvencesidir.
Lâiklik, bizi yönetenlerin, yönetme yetkisini Tanrı’dan değil, yine bizlerden aldığının güvencesidir.
Lâiklik, Recep Tayip ERDOĞAN’ın Cumhurbaşkanı, İsmail KAHRAMAN’ın TBMM Başkanı, bu kafada olanların milletvekili olmasının da güvencesidir.
Lâiklik ilkesi, demokrasinin olmazsa olmazıdır. Anayasalarında yazmasa bile, dünyada lâikliği uygulamayan tek demokratik ülke yoktur.
Lâikliğin olmadığı Müslüman Arap ülkelerinde, özellikle kadınlarının durumu ortadadır.
Lâiklik, TBMM’de bu görüşü destekleyecek kadın milletvekillerinin, daha 13 yaşındayken birilerinin 4. eşi olmamasının da güvencesidir…Bunu sayfalarca uzatabiliriz.
AKP’ye oy veren ve oy alıp seçilen sevgili kardeşlerim; eğer hâlâ uyanamadıysanız, ne diyeyim? Hepinize iyi uykular…Lâiklik ilkesi, sizleri uyurken de örtüp, mahrem yerlerinizin görünmesini engelleyen, yobazlığın saldırılarından koruyan bir yorgandır. Onu da kaldırdığınız zaman, bir yelerinizin açıkta kalacağını unutmayın!!!
Ali TEZCAN
Atatürkçü Düşünce Derneği
Turgutlu Şube Başkanı
Yorumlar 3
Kalan Karakter: