Küllük Mahallesi ve Hacı Zeynel Camii
Turgutlu’dan esintiler - Ali Şentürk
SARUHAN bölgesinin Türkleşmesinde Orta-Asya’dan gelen Türkmen Erenlerinin önemli bir yeri vardır. Hatta Saruhan bölgesinde İslamiyet’in geniş halk yığınlarına ulaştırılmasında bu Türkmen Babalarının, dedelerinin çok büyük etkileri olmuştur.1 Saruhanoğulları’nın evliyalarına, ulemalarına arazi bağışlayarak yeni yurtların kurulmasına kasaba ve şehirlerin genişlemesine çalıştıklarını bu aile üyelerinin çabalarıyla, bu bölgede yeni yurtlar ve ocaklar kurulduğunu, işlenmeyen toprakların şenlendirildiğini belirtilmektedir. Ayni gelişmelerin Turgutlu ve onun çevresi içinde geçerli olduğunu söylemek mümkündür. Kasaba’nın kuruluş yıllarında Gediz Ovası’nın güneyi ile Boz Dağın eteklerine yeni gelen Türkmen babalarının, dedelerinin ve derviş muhacirlerin bir kısım gazilerle birlikte, yeni köyler kurdukları görülmektedir. Bu tenha yerlere köyler kuran şeyh ve dervişlere özellikle Saruhanoğlu İsak Çelebi’nin birçok toprak ve çiftlikler tahsis ettiği bilinmektedir. Şeyh ve dervişlere bağışlanan bu vakıf veya mülk çiftliklerinde cami öncesi birer zaviye yahut tekkelerin bulunabileceği büyük ihtimaldir. Bu veriler ışığında Kasaba çevresinde etkin rol oynayan, Kasaba’nın kuruluşunda emeği geçen erenlerden birisi de Kasaba’nın doğu yönünde bir alana yerleşerek bu topraklar üzerinde kendi adına bir mescit yaptıran Hacı Zeynel Dede’dir denilebilir. Hacı Zeynel, muhtemelen Saruhan Beyliği ricalinden olup İshak Çelebi’nin mülkleştirme yetkileri çerçevesinde kendilerine hizmetleri karşılığı bir köy veya arazinin mülkiyet hakkı verilmiş olabilir.
1985 tarihli “Hacı Zeynel Camii’ni Koruma ve Yaşatma Derneği”nin kayıtlarında Hacı Zeynel Camii için: “Horasan Erenlerinden Kadiri Şeyhi “Hacı Zeynel Dede” tarafından bir mescit olarak yapıldı” denilmektedir. Bilindiği üzere Kadiri Tarikatı, Abdülkâdir Geylânî tarafından 12. yüzyılın başlarında kurulmuştur. İslâm Tarihinde sesli zikir yapan tarikatlar olarak kabul edilmektedir. Ne var ki Hacı Zeynel’in Kadiri Şeyhi olduğu savını destekleyen hiçbir kaynak yoktur.
Hacı Zeynel ile ilgili çeşitli sözlü rivayetler her dönem anlatıla gelmiştir. Rivayete göre mescit köyün oldukça uzağına yapılır. Mescidin müdavimleri ve köyün ileri gelenleri bu durumdan rahatsız olurlar. Bu rahatsızlık Hacı Zeynel Dede’ye iletilir. Hacı Zeynel: “Gün gelir köy büyür şimdi şikâyet edilen caminin yeri o zaman köyün ortasında kalır.” diye cevap verir.
Turgutlu’nun tarihi geçmişi ile ilgili oldukça geniş araştırmalar yapan Dr. Niyazi Dinçsoy eski ismiyle Orta Mahalle yeni adıyla Albayrak (Küllük) Mahallesi hakkında ayrıntılı bilgiler sunar:
“Şimdiki Albayrak Mahallesi içinde kalan semte, eskiden “Dutluçarşı” denilirdi. Kurtuluş Savaşı’ndaki büyük yangından önce, geniş bir alanı kaplayan bu yerde, büyük bir çınar ağacı vardı. (…) Burası, Ulupınar tımarının bulunduğu bölge olup, son yıllara kadar var olan tarihi kuyusu D.S.İ. çalışmaları sırasında toprak altında kalmıştır. Bu mahalle ve Menteşbaba Mahallesi’nin sınırları içinde kalan Çukurbahçe denilen yerden alınan topraklardan yapılan kerpiçlerle, başta “Konak” adı verilen devlet binaları olmak üzere karakol, kışla gibi yerler inşa edilmiştir. Buralarda kullanılan kerpiçler için alınan toprakların yerlerinde, eski Tabakhanenin güneyinde kalan çukurlarla Hacı Zeynel mescidinin kuzey doğusundaki gölcük oluşmuştur. Bu mahallenin önemli mekânlarından birisi Tabakhane Hamam’ıydı. Hamam, Hacı Zeynel Camii’nin yüz metre kadar kuzeyindeydi. Hamamın yeri 1945 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce açık artırma ile Aziz Ağalara satıldı. Onlarda bu alanda yeni binalar yaptılar.”2/a
n Ali Şentürk -
Cep: 0537 714 25 35 -
(Devam edecek)
Yorumlar
Kalan Karakter: