Vatandaş kış saatine geri dönmek istiyor
“Baba daha bulutlar turuncu olmadı”
Hacer Gümüş-Hatice Yılmaz-Yasemin Şahin
İZMİR (Ege Ajans)- Kış saati uygulaması yürürlükten kaldırıldı. Kalıcı yaz saati uygulaması ile Türkiye karanlıkta uyanıyor; işine, okuluna hava daha aydınlanmadan gitmek zorunda kalıyor. Ege Üniversitesi öğrencileri, öğretim üyeleri ve Bornova esnafı yaz saati uygulamasının devam etmesi konusunda görüşlerini dile getirdi.
“ÇOCUKLAR MAĞDUR OLUYOR”
Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Genel Reklamcılık Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Murat Ünal, yaz saati uygulamasının en çok çocukların dengesini bozduğunu söyleyerek, “Biri anaokuluna, diğeri ilkokula giden iki kız çocuğum var. Sabah karanlıkta kalkıyoruz. Küçük olan diyor ki, ‘Baba daha bulutlar turuncu olmadı’. Dolayısıyla daha bulutlar turuncu olmadan, hava aydınlanmadan uyanmak çocuklara iyi gelmiyor. Bunu İzmir’de yaşayan biri olarak söylüyorum. Doğu Anadolu, İç Anadolu’da yaşayan birini canlandırın hayalinizde. İzmir gibi yumuşak bir iklimde bile çocuklarımız olumsuz etkilenirken daha karasal, mevsim şartları daha zor olan şehirlerde, zifiri karanlıkta karda kışta okula gitmek zorunda olan çocuklar mağdur oluyorlar” dedi.
Yrd. Doç. Dr. Ünal, “Büyük şehirlerde karanlıkta yola koyulmak, evden çıktıktan sonra bir müddet yürüyüp otobüs durağına, metroya erişebilmek bile bazı semtlerde belirli riskler yaratıyor; ürkebiliyorsunuz. Bu da işin güvenlik kısmı” diye konuştu.
“KIŞ SAATİ UYGULAMASINA GERİ DÖNÜLMELİ”
Kış saati uygulamasının yürürlükten çıkarılmasının teknolojik uyumluluk sorununu da beraberinde getirdiğini söyleyen Yrd. Doç. Dr. Ünal, “Önünüze dünya atlasını koyup enlem boylam ilişkisine baktığınızda Türkiye’nin hangi saat diliminde yer alması gerektiği bellidir. Bugüne kadar da öyle olmuş. Şimdi hiç alakasız bir coğrafyanın ülkeleriyle aynı saat dilimindeyiz. Bilgisayarımın, telefonumun saatini ayarlıyorum ama internete bağlı olduğu için kendini kış saatine güncelliyor. Bu durum sorunlar yaratıyor. İşe, okula geç kalmamak için duvardaki saate, cep telefonunuzun saatine bakıp, eşinize sorarak teyit etmek zorunda kalıyorsunuz. Bazı mesleklerde bu gecikmeler kritik sonuçlar doğurabiliyor. Dolayısıyla eski saat diliminde olmak bize maddi olarak, psikolojik olarak ve gündelik hayatımızdaki kolaylıklar sebebiyle daha iyi gelecek. Eski uygulamaya geri dönülmesini bir yurttaş olarak rica ediyorum” dedi.
“ÇOCUKLAR ÖZGÜVEN PROBLEMİ YAŞIYOR”
EÜ İletişim Fakültesi Radyo Televizyon Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç Dr. Pınar Özgökbel Bilis, “Ben daha önce yaz-kış saati uygulamalarını gereksiz buluyordum. Ancak bu yıl ilk kez bu uygulamanın gerçekleştirilmemesiyle, saatlerin geri alınmasının ne kadar mühim bir konu olduğunu anladım. Bu yıl sabahları uyanamama, kendine gelememe, gün ağarmadığı için bir türlü afyonunun patlamaması gibi bir durumla karşı karşıya kaldık. Ortaokula giden bir kızım var. Sabah altıda uyanmak zorunda. İnanın içim acıyor. Zifiri karanlıkta kalkıyor. Daha önce karanlıkta uyansa bile evden çıkana kadar hava aydınlanmış oluyordu. Bu yıl bu da mümkün değil. Sabah saat sekiz-dokuz arası aydınlanıyor hava. Çocukların okula giderken emniyette olmama, karanlıkta okula gitme durumunda olmasından dolayı bizler onlara eşlik ediyoruz. Böylece onların kendilerine özgüvenleri de oluşmuyor. Tez vakitte bu uygulamanın gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum” dedi.
“İNSANLARIN BİYOLOJİK SAATİ BOZULUYOR”
EÜ Edebiyat Fakültesi Yakınçağ Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hilal Ortaç, kış saati uygulamasına geri dönülmesini istediğini ifade ederek, “Yaz saati uygulamasının devam ediyor olması sabahları karanlıkta uyanmamıza neden oluyor. Kızım lise öğrencisi, onu sabah hava karanlıkken uyandırmak çok zor oluyor. İnsan vücudunun kendi biyolojik saati var, bu şekilde bırakılması biyolojik saatimizi etkileyerek uyanmamızı güçleştiriyor. İnsan yataktan çıkmak istemiyor” diye konuştu.
ESNAF İÇİN SAAT UYGULAMASI FARK ETMİYOR
Küçükpark’ta yufka dükkanı bulunan İshak Karaca, kış saatine geçilmesinin ülke için daha faydalı olacağını düşündüğünü söyledi. Karaca, “Bizi çok fazla etkilemedi ama öğrenciler için hayat zorlaşıyor. İlkokul çocukları gözleri kapalı okula gidiyor. Sabah erken kalkmayı sevenler için fark etmiyor ama servis şoförleri ve öğrenciler sistemin değişmesinden çok etkilendi. Kış saatine geçilmiş olsa bu kadar hayatımızı etkilemez. Esnaf için yaz-kış saati uygulaması fark etmiyor çünkü biz dükkanlarımızı kendimize göre açma lüksüne sahibiz. İşçileri daha fazla etkiliyor. Maddi anlamda enerji tasarrufu olacak diye düşündüler ama daha fazla enerji kullanılıyor. Çünkü sabah hava aydınlanmayınca elektriğe ihtiyaç duyuluyor. Seneye umarım bu şekilde devam etmez” dedi.
Küçükpark merkezinde bir kafede çalışan Onur Çelenk, “Ben açıkçası bu uygulamanın pek farkında değilim. Benim işim vardiyalı olduğu için sabah erken de uyanıyorum öğleden sonra da uyanıyorum. Zaten uyku saatim sürekli değiştiği için pek farkına varamadım. Etrafımdaki herkes de memnun gibi halinden pek şikayet duymadım” diye konuştu.
Takı dükkanı sahibi emekli İbrahim Bey, yaz saati uygulamasının en çok öğrencileri mağdur ettiğini anlatarak “Küçücük çocuklar karanlıkta okula gidiyorlar, uyanmakta zorluk çekiyorlar. Bu yıl artık değiştirilmez ama seneye eski sisteme dönülürse daha iyi olur. Bu konuda herkes şikayetçi” dedi.
“ENERJİ TASARRUFU OLMUYOR”
Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü öğrencisi Esma Özlen, sabah erken saatlerde derslerinin olduğunu ve derslere gelirken havanın karanlık olmasının onun açısından zorluk yarattığını belirtti. Sabah karanlık olmasının hem ders verimliliğini etkilediğini hem de okula gelme isteğini kaybettiğini söyleyerek, “ Ben okula Manisa’dan geliyorum. Sabah okula gelirken hem hava karanlık hem de soğuk oluyor. Bu durumun tasarruf için olduğu söyleniyor ama bence enerji tasarrufu olmuyor” dedi. Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü öğrencisi Hatice Hayta, “Kardeşim okula giderken hava karanlık oluyor, 07.30’da servisi geliyor, çocuk daha uyanamamış bir şekilde okula gidiyor.Bu uygulamanın değişmesi gerektiğini düşünüyorum. Yıllardır alıştığımız bir düzen var ve o şekilde gün ışığından daha fazla yararlandığımız kanısındayım” diye konuştu.
Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Öğrencisi Serdar Ceviz, sabah uyandığı halde havanın karanlık olması nedeniyle kalkmakta zorluk çektiğini söyledi. Kışın erken saatlerde, hava karanlıkken sokağa çıktığımızda buzlanmanın daha fazla olduğunu ve kaza oranının artabileceğini söyleyen Ceviz, “İnsanların biyolojik saatindeki değişim bence onları olumsuz etkiliyor. Gece karanlığında uyanıp, güneş batınca okuldan çıktığımızı düşünürsek psikolojik olarak insan kendini kötü hisseder” diye konuştu. (HY-HG-YŞ/OK)
Yorumlar 2
Kalan Karakter: