Prof. Dr. Salih Özbaran'ın yazısı
İSTANBUL Çapa'da yıllarca öğretmen yetiştirmiş olan o görkemli binada yer alıyordu Yüksek Öğretmen Okulu. Dil, sosyal ve fen bilimleri derslerini Fen ve Edebiyat fakültelerinde gören parasız yatılı bu kutsal yuvada Felsefe Bölümü'nün ilk iki öğretim yılını tamamlamıştı, yaz tatilinde Turgutlu'daydı Sevgili Meral Kardeşim. Ben de Manisa Lisesini bitirmiştim 1959 yılında. Üniversiteye ya da bir yüksek okula gitmek, öğrenimimi sürdürmek istiyordum. Birkaç fakültenin giriş sınavlarında boy göstermiştim. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi bunlardan biriydi. Ama orada okuyabilmek hiç de kolay olmayacaktı. Mali yetersizlik beni kara kara düşündürüyordu.
Vaktiyle, küçük yaşta öksüz kalan anneme kucak açmış, daha sonraki yıllarda çok yakın ilişkilerimiz olan bu güzel akraba aileden Meral (Or) imdadıma yetişmişti adeta; beni Yüksek Öğretmen Okulu için cesaretlendirmişti. Gökte aradığımı yerde -yanı başımda- bulmuştum. Meral, Tarih Öğretmenliği için yüreklendirmişti beni (Amcazade İrfan Ağabeyimin de teşvikiyle). Sınava girdim ve değerlerini sonradan kavrayacak olduğum üç önemli tarihçinin önünde, heyecanımın zirve yaptığı imtihanı kazandım ve o güzel yapının bir bireyi oldum. Karnımın tok, sırtımın pek olacağı bir Cumhuriyet kurumdaydım artık. Kuruluşu 19. yüzyıla uzanan, Türkiye Cumhuriyeti sürecinde Hasan Ali Yücel, Pertev Naili Boratav, Cavit Orhan Tütengil, Behçet Necatigil, Orhan Şaik Gökyay ve niceleri gibi müstesna öğretmenler, eğitimciler ve öğretim üyeleri yetiştirmişti bu güzel kurum: Yüksek Öğretmen Okulu. Orada tanıştığım, birlikte unutulmaz günler yaşadığım arkadaşlarımla birlikte her zaman gurur duyduğum aydınlık saçan bu kurumun işlevine 1978 yılında iktidarların aymazlığı sonucu bazı bahaneler gösterilerek son verildi. Geçmişinde gurur, bilgelik, bilginlik ve edebiyat ve öğretmenliğin gerektirdiği bilinç yatan böyle bir sıcak yuvaya, Sevgili Meral taşıdı beni. O güzel insan vefat etti ve 5 Nisan'da Turgutlu'da Merhum eşi (arkadaşım) Bülent Özveren'ın yanı başında toprağa verildi, doğduğu Kasaba'da (Turgutlu'da).
Karabük, Bursa, Kocaeli'nde sürdürdüğü öğretmenlik yaşamının 1961 ve 1962 dönemini Turgutlu'da geçirmişti Sevgili Meral. Kız kardeşi Vildan ve Eşim Çiler onun Felsefe ve mantık derslerinin şanslı öğrencilerinden olmuşlardı. O yeniden Turgutlu'sunda artık, ebediyen anımsanacak, sevgiyle ve saygıyla yad edilecek.
Bıraktığın güzel anılarda, yetiştirdiğin öğrencilerin gururunda, hasretini çekecek sevdiklerinin gönüllerindesin artık Sevgili Meral Kardeşim.
Nur içinde Yatsın! Anılarıyla, öğretmenliğiyle, inceliğiyle aile bireylerine -Kızı Sevgili Mine'ye, eşine, torunlarına, kız kardeşi Vildan'a- sonra öğrencilerine, sevenlerine, dostlarına oradan ışıklar saçsın!
Yorumlar
Kalan Karakter: