AKP Manisa Milletvekili Recai Berber , bugün Manisa’nın Turgutlu İlçesi’nde esnafla buluştu. Berber: “1950 yılına kadar bu memlekette tek parti rejimi vardı. Yönetim sistemi öyle idi. O dönemi bilenler bilir. O dönemlerde valiler Cumhuriyet Halk Partisinin il başkanıydı.” dedi.
AKP Manisa Milletvekili Recai Berber, Manisa AKP Yöneticileri, Turgutlu İlçesine gelerek Devlet Hastanesi’nde yatan bir kişiyi ziyaret ettikten sonra bazı polikliniklerdeki i hastaları da ziyaret etti. Bir hasta Fizik Tedavi Bölümünde çok sayıda sıra oluştuğunu bunun çözümlenmesini istediğini belirtti.
Berber, daha sonra AKP Turgutlu İlçe Başkanı Av. Mürşit Gedizli ve bazı partili yöneticilerle Turgutlu’nun tarihi Şadırvan çarşısı esnafıyla sohbet etti.
Bir kahvene önünde partililerle buluşan Berber’in konuşmasından bazı satırbaşları şu şekilde:
“ 1950 yılında o sistemden nasıl çok partili sisteme geçildiyse bir yönetim değişikliği de oldu. Ve bu Türkiye’nin hayrına oldu. Neden hayrına oldu? Milletin iradesi ilk seçimde 1950’de yansıdı sandığa Ankara‘ya, dedik ki ‘size yeter artık , artık biraz da milletin istediği adamlar yönetecek ‘.Menderesler öyle geldi. Celal Bayarlar öyle geldi. Demokrat Parti yönetimi belki on sene sonra o müdahale olmasaydı , millet diyecekti ki ‘tamam siz yoruldunuz arkadaş başka biri gelsin’. Ama maalesef ona fırsat vermediler. Devamlı müdahale, siz biraz milletin isteğini fazla yerine getirdiniz. Milleti tabiri caizse biraz şımarttınız. Haydi size güle güle. Şimdi aynı şey bize de yapıldı. 2007 de hatırlıyorsunuz. Cumhurbaşkanlığı seçimi her zaman kriz oluyor. Cumhurbaşkanlarını kendileri seçiyor, perde arkasında anlaşıyorlardı. Ondan sonra şu olacak, bu olacak diyorlardı. Atatürk’ten sonraki bütün cumhurbaşkanlığı seçimleri, bu en son halkın seçtiği cumhurbaşkanlarına kadar hep kriz olmuştur hep. O zaman Atatürk öldüğünde İsmet Paşa’yı askerler getirdi. Bu olacak dediler bitti. Ertesi güne seçildi hemen. Onun için ama 2007 de ki anayasa değişikliyle bunlar bizim Cumhurbaşkanı seçmemize engel olduktan sonra millet ‘bundan sonra seçimleri ben seçicem’ dedi kararını verdi. Cumhurbaşkanlığı seçimi kriz olmaktan çıktı. İşte 2014’ te ilk defa doğrudan doğruya milletin oylarıyla seçtiği bir cumhurbaşkanı geldi. Şimdi cumhurbaşkanıyla başbakanın uyumlu olmaması halinde neler olacağını millet daha önceden biliyor zaten. Rahmetli Özal, cumhurbaşkanı kendi partisinden olmasına rağmen kendi başbakanlarıyla ters düştü. Rahmetli Demirel, kızım dediği kendi partisinden olan Tansu Çiller’le anlaşamadı. Niye? Çünkü ‘başbakan böyle olacak ‘dedi cumhurbaşkanı ‘hayır böyle olmayacak‘ dedi çünkü yetkisi vardı. Hadi buyur. Halbuki millet bir tane yönetici seçer. Manisa’da Büyükşehir Belediye Başkanı seçtik il ondan sorulur. Bunun getirdiği bir sürü faydayı görüyoruz. Ama Türkiye maalesef 1950 de ki değişiklik ile yüzde %50 milli irade yansıdı. Ondan önce yoktu zaten milletin iradesi yansımıyordu. Millet ne düşünürse düşünsün Ankara’dakiler bildiğini okuyordu. 1950 den bugüne kadar milletin iradesi yüzde %50 mertebesine yansıdı. Çünkü gene bürokrasidekiler, askerler, sivil bürokrasidekiler ondan sonra bir takım medya güçleri vs. Ankara’ya ayar vermeye çalışıyordu. Bize bile yani Ak parti yönetimlerine bunu yaptılar ama her defasında millete gittik eğer o zaman 2007 de cumhurbaşkanı seçilemediğinde biz diretseydik onlar seçtirmiyordu ne olacaktı? Biz ne yaptık? Hadi arkadaş bu krizi kim çözer millet çözer dedik ve 22 Temmuzu hatırlarsanız erkene aldık. Keşke rahmetli Menderes’te o zaman böyle olduğunda ortalık karıştığında ‘arkadaş seçimi erkene alıyorum şu tarihte seçim’ deseydi sandığı milletin önüne koysaydı kimse bunu yapamazdı cesaret edemezdi. Haydi seçim kararı alalım gidelim millete deseler 12 Eylül falan olmazdı yani. Ama millete gitmek çözümdür her zaman. Millet çözer ya! Doğan ÇİZMECİ
Yorumlar
Kalan Karakter: