50.Yıl'dan 15 Temmuz'a 

50. Yıl'dan 15 Temmuz'a 

                        Salih Özbaran (Emekli Tarih Profesörü)

            Turgutlu Yankı'da okudum dün; Belediye Meclisi kararıyla kentin girişinde yer aldığını bildiğimiz, Cumhuriyet rejimimizin ilanından 50 yıl sonra açılmış ve heykelle taçlandırılmış alanın adı değiştirilmiş. Yeni adıyla "15 Temmuz Demokrasi Şehitleri" oluvermiş. Belediye Başkanı'nın gündem dışı teklifi ve Meclis üyelerinin oybirliğiyle yapılmış böyle bir değişiklik.

            Başkan Sayın Turgay Şirin gazeteye yansıyan demecinde "Bizi biz yapan milli ve manevi değerlerimizle Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün çizgisinden ayrılmayacağız" demiş öncelikle; böylece Atatürk'ü dile getirmiş. Alınan yeni karar üstüne de "Ülkemizin dört bir yanında olduğu gibi darbeye karşı halk direnişimizin olduğu 50.Yıl Alanı'nın 15 Temmuz Demokrasi Şehitleri Alanı olarak değiştirilmesi, ilçemiz tarihine de düştüğümüz bir not olacaktır" şeklinde bir tarih yorumu yapmış.

            15 Temmuz'a ilişkin hassasiyetin ve darbe girişimi karşısında gösterilmesi gereken tepkinin takdire şayan olduğunu özellikle ve öncelikle vurgulama gereği duyarım. Belediye Meclisi üyelerinin duyarlılıklarını içten benimsediğimi bildirmek, sokaktaki hemşehrilerimin de aynı duyguları paylaştığına inandığımı duyurmak isterim.  

            Ancak ve ancak, 50.yılını kutlamak ve Cumhuriyet Rejimi'ni ve ilkelerini ölümsüzleştirmek için açılan bir alanın adının "tarihe not düşmek" adına değiştirilmesini memnunlukla karşılamadığımı duyurmak isterim. Bir yandan "Gazi Mustafa Kemal Atatürk çizgisinden ayrılmayacağız" diyeceksiniz; diğer yandan onun ve ülküdaşlarının kök salmasını sağladıkları ve yeşerttikleri Cumhuriyet'in, 50. Yıl Alanı'nın adını değiştireceksiniz. O adın ne ifade  ettiği Sayın Başkan  ve üyeler tarafından bilinmediğini iddia etmek şüphesiz çok saçmalık olur, çok da yakışıksız. Oturdukları ve küllerinden doğagelmiş Kasaba'larının şehitlerle, Cumhuriyet çabalarıyla, özverilerle, devrimlerle nasıl geliştiğini çok iyi bildiklerine inancım da tamdır. Ancak "tarihe not" düşerken sorumluluğumuzu ve ne yaptığımızı bilmemiz gerekiyor. 15 Temmuz darbe girişiminin defedilmesi övünülecek bir şey; onu anımsatacak ve değerlendirilmesini sağlayacak başka  alanlar vardı(r) şüphesiz.

             Ülkemizin yaşatmakta kararlı olan Cumhuriyet karşıtlığı karşısında ne denli dikkatli ve sorumlu davranılmasının gerekliliği artık tüm açıklığıyla belirmektedir. Tarihe not düşerken, uzun süreçlerin kazanımlarını unutmadığımızı ortaya koymalıyız. 15 Temmuz'u o güne gelmeden -aylarca, yıllarca- yaşanılanlarla, ihmallerle, kandırılmışlıklarla(!) irdelemeliyiz, daha sonra da alınan önlemlerin etkinliğiyle değerlendirmeliyiz. Cumhuriyet adına 46 yıl önce düzenlenmiş 50.Yıl Alanı'nın adını alelacele değiştirerek değil.