Yeni Osmanlı
Bir süre önce Osmanlıca için “seve seve öğreneceksiniz” denildiğinde, pek çok kişide, sanki yıllar öncesine döneceğimiz türünden bir endişe oldu ama…
Aslında endişeye falan gerek yoktu…
Çünkü bugünle geçmiş arasında çok önemli “fark” yok…
İsterseniz işe, Osmanlının son dönemlerinde ülke ekonomisinin ne durumda olduğuna bir göz atarak başlayalım…
O dönemde de bugün olduğu gibi…
Ülke ekonomisi tamamen yabancıların elinde olup, Türk esnaf ve işletme sayısı neredeyse yüzde on’lar düzeyindeydi…
O dönemde de elektrik…
Su…
Bankacılık…
Demiryolları…
Hatta limanlar bile, tamamen yabancıların kontrolündeydi…
Dolayısıyla durum bu günden çok farklı değildi…
Sanayi devrimi fark edilmeyip üstelik son yıllarda milliyetçilik akımı nedeniyle ülke parçalanmaya başlayıp…
Öyle seferler falan da düzenlenemeyince, memleket ister istemez borçla yaşar hale gelmişti…
Gerçi bu durumda bile memleketi yönetenler, tüm ihtişamıyla saraylarındaki lüks yaşamlarına devam edip, deyim yerindeyse…
Günlerini gün ediyorlardı…
Hatta bununla kalmayıp
Memlekette ilaç ve benzeri ihtiyaç maddeleri bulunamadığında bile…
Dünyanın diğer ucundan bu lüksü tamamlayacak mücevherler…
Mobilyalar gırla gidiyordu…
Elbette tüm bunlar olup biterken de…
Eğlenmemek olamazdı…
İşte bu eğlenceler sırasında da…
Saraya…
Dönemin soytarıları…
Sanatçıları falan da davet edilir…
Onlar da görevlerini yapıp her zamanki gibi padişaha olan bağlılıklarını hemen her fırsatta dile getirirlerdi ki…
Sonraki eğlencelerde de…
Kendilerine sarayın kapısı kapanmasın.
Çünkü saraya yakın olmak, aslında birçok kapının da açılması anlamına geliyordu…
İşte o günlerde, görünürde bir meclis falan olsa da…
Son söz padişahındı…
Yaptıkları nedeniyle öyle padişahın yargılanması falan gibi bir durum da asla söz konusu olamazdı…
Hem üst mahkemelere bile doğrudan atamanın yapılabildiği koşullarda, atanan kişinin bağımsız olabilmesi mümkün olamayacağından, padişaha bağlı olunacağı gün gibi aşikârdı…
Tüm bunları neden anlattım…
Hani bazıları son zamanlarda Osmanlıca dayatılınca yeni Osmanlı olacağız endişesine falan kapılıyorlar ya…
Bir düşünün…
Saraysa, saray…
Lüksse, lüks…
Saltanatsa, saltanat…
Haliyle tek yetkili başkanlığın da adım adım oluşturulmaya başlandığı…
Kapitülasyonların da günümüzde AB aracılığıyla devam ettiği…
Eyalet sisteminin de adım adım uygulanmaya çalışıldığı da göz önünde bulundurulursa…
Nasıl Osmanlı olacağız falan diye düşünmenize gerek yok…
Olundu bile…
18–12–2014
Nusret KEBAPÇI
Yorumlar
Kalan Karakter: