TURGUTLU’DA İZ BIRAKAN BİR HAYIRSEVER: TRAMPET HASAN
Mehmet Gökyayla
Her ne kadar, “İyilik yap, denize at; balık bilmezse Hâlik bilir” diye bir sözümüz varsa ve bununla da insanın iyiliğin kıymetini bilmeme ihtimali vurgulanmışsa da insanımız da yapılan iyilikleri kolay kolay unutmuyor. Üzerinden çok zaman geçen, nesiller arasında bazı hayırseverlerimizin unutulması, buna aksi bir örnek teşkil etmemelidir, diye düşünüyorum. Günümüzde birçok Turgutlulunun maalesef tanımadığı ancak yaşadığı dönemin Turgutlu’sunda çok önemli izler bırakmış bu hayırseverlerimizden birisi, belki de en önemlisi de ‘Trampet’ lakabıyla anılan Hasan Şahin’dir.
Trampet Hasan ya da Hasan Şahin’le ilgili daha önce de çalışmış ve onun hakkında bir de kısa belgesel hazırlamıştım.[1] Bugün neredeyse unutulmuş olan tamamen Turgutlu’ya özgü bir deyimin kökeninde Hasan Şahin’in lakabı yer almaktadır. Turgutlu’da belirli bir yaşın üzerindekilerin bildikleri bu deyim, ‘ölmek’ anlamına gelen ‘trampete gitmek’ ya da ‘trampetin yerine gitmek’tir. Günümüzde eski mezarlık adıyla bilinen mezarlık, 1940’lı yıllarda Hasan Şahin tarafından mezarlık olarak değerlendirilmek üzere Turgutlu Belediyesi’ne bağışlanmıştır. O günlerde şehrin en büyük ihtiyaçlarından birisi durumundaki mezarlık alanı, böylelikle çözüme kavuşmuş ve çok yakın zamana kadar aynı alanın çevresindeki parsellerin belediye tarafından satın alınmasıyla mezarlık genişletilerek kullanılmıştır. Hatırlanacağı üzere 2004 yılından itibaren yine aynı alana komşu bazı parsellerin satın alınması ve farklı bir yaklaşımla ele alınmasıyla ‘yeni mezarlık’ denilen alan oluşturulmuştur. Dolayısıyla bugünün Turgutlu’sunda aktif olarak kullanılan mezarlığın temelinde Hasan Şahin’in bağışı olan 60 dönümlük mezarlık yer almaktadır.
“Trampet Hasan’ın yeri” olan arazi, mezarlık haline dönüştürüldükten sonra Turgutlu’da vefat eden kişilerden bahsedilirken de 1940’ların sonlarından itibaren ‘öldü’ demek yerine ‘trampetin yerine gitti’, ‘Trampet Hasan’ın yerine gitti’ ve hatta ‘trampete gitti’ denmeye başlanmıştır. Böylelikle en azından rahmetlilerden bahsedilirken ölüm kavramının ağırlığı da farkında bile olmaksızın ortadan kaldırılmaya çalışılmıştır.
Hasan Şahin’in bu çok kıymetli hayır hizmeti, on yıllar boyunca Turgutlulular tarafından hatırlanmış; deyimin de yaşamasıyla birlikte halk hafızasındaki yerini korumuştur. Ancak ilçenin 1970’lerin sonlarından itibaren müthiş bir hızla göç almaya başlayarak büyümesi, ne yazık ki ister istemez toplumsal hafızanın da yöreye özgü niteliklerini yitirmesi sonucunu ortaya çıkarmıştır. Artık onun ismini de onun lakabından yola çıkılarak üretilen deyimi de hatırlayan çok fazla Turgutlulu kalmamıştır.
Daha önce Hasan Şahin hakkında çalışmış olmama rağmen ona yeniden dönmemin nedenine gelecek olursak… Geçtiğimiz günlerde karşıma çıkan 1950 yılında yayınlanmış bir gazete yazısı, onun bilmediğimiz başka hayır hizmetlerinden bahsetmesinden dolayı bir kez daha merhumu hatırlamamızı, onu iyilikleriyle yâd etmemizi zorunlu kıldı.
17 Temmuz 1950 tarihli Yeni İstanbul gazetesinde yayınlanan ‘Manisa’nın En Şirin İlçesi Turgutlu’ başlıklı yazıda Hasan Şahin’e şu şekilde değinilmiş: “Bu akşam Turgutlu’da bana, bu güzel kasabanın imarında büyük himmeti geçen Filibeli Hasan Bey’in vefatını haber verdiler. Bu zat yüz elli bin lira sarfıyla bir asrî mezarlık, şehrin birçok yerlerinde umumi çeşmeler yaptırmış ve yaralıları hastaneye taşımak üzere bir imdadı sıhhî makinesi alarak belediyeye hediye etmiştir. Birçok kimseler, şehre yaptığı bunca hizmetlerden sonra hayata gözlerini yuman bu zatın himmetlerinden bahsettiği için yazımda adının geçmesini lüzumlu gördüm.”[2]
Aslen Filibeli olan Hasan Şahin, 1950 yılında vefat etmiştir. Gazetedeki metinden de anlaşılacağı üzere Turgutlulular, onun yaptıklarından öylesine etkilenmişlerdir ki ilçeye ziyarete gelen bir yabancıya hem onu övmüşler hem de ölümünden duydukları üzüntüyü dile getirmişlerdir. Merhumun mezar taşında şunlar yazılıdır: “Bu toprakların mâliki ve mutasarrıfı iken kendisinin ve hemşehrilerinin ebedî istirahatgâhı olmak üzere kabristan haline getirerek Turgutlu Belediyesi’ne bağışlayan Filibeli Hasan Şahin / Ruhuna Fatiha / 1895-1950.” Ölümünün üzerinden 73 yıl geçse de hayır hizmetleri, onun hâlâ bizlerle birlikteliğini sürdürmesine, bir anlamda yaşamasına vesile olmuştur. Sanıyorum ki bizlere düşen onu unutmamak ve bu yazı gibi bazı hatırlatmalarla unutulmamasını sağlamaya çalışmaktır.
[2] Adnan Bilget, “Memleket Röportajları: Manisa’nın En Şirin İlçesi Turgutlu”, Yeni İstanbul gazetesi, 17 Temmuz 1950, s. 4.