Turçep: Talanın ve zulmün karşısında durmaya devam edeceğiz
GEÇTİĞİMİZ Perşembe günü Soma’nın Yırca köyünde tarlalarındaki zeytin ağaçlarının kesilmesine karşı çıkan köylülerin Kolin şirketinin güvenlik görevlilerince dövülmesi ve 6 bin ağacın kesilmesi olayına yurt genelinde tepkiler çığ gibi büyüyor. Olaya ilişkin çeşitli kurum ve kuruluşlar tepkilerini sert kınama mesajlarıyla açıklarken, Yırca köyündeki köylülerin direnişine destek veren TURÇEP’ten de bir kınama mesajı geldi. “Talanın ve zulmün karşısında durmaya devam edeceğiz” açıklamasında bulunan TURÇEP, Yırca köyünde zeytin ağaçlarını katledilmesi ile Turgutlu Çaldağı’ndaki orman katliamının aynı anlamı taşıdığı, çünkü ardında aynı amaç ve nedenin yer aldığı bir saldırganlığın yattığını ileri sürdü. Açıklamasında TURÇEP Yürütme Kurulu Üyesi arkadaşları Avukat Hasan Namak’ın Kolin şirketinin güvenlik görevlileri tarafından elleri kelepçelenerek tartaklanması ve işkence yapılmasını da sert bir dille kınayan TURÇEP, “Talanın ve zulmün karşısında durmaya devam edeceğiz” açıklamasıyla da, Hasan Namak’ın direnişine sahip çıkarak destek verdi.
Çevreye yönelik suçlar yasal hale dönüşünce insanca yaşam hakkı da tehdit altına girer
TURÇEP’in konu hakkındaki açıklaması şöyle:
“Çevreye yönelik işlenen suçlar en büyük suç iken, bazı sermaye gruplarının çıkarı için çıkarılan yasalarla çevre katliamları adeta yasal hale getirilince, gözü dönmüş sermayenin doğaya yönelik saldırganlığı insanları da hedef alacak kadar vahşi boyuta dayandı. Bu nedenle yürütme kurulu arkadaşımız Avukat Hasan Namak, hukukçu kimliği ile Manisa Barosu Çevre Komisyonu’nu da temsilen köylülerin direnişine destek vermek için Yırca köyünde bulunurken, aynı zamanda hem insan haklarına, hem de hukuksuzca katledilen zeytin ağaçlarına sahip çıkan bir hukukçu duruşu da sergilemiştir. Bu anlamda arkadaşımıza yapılan saldırı, hukuka karşı da yapılan bir saldırı anlamını taşımaktadır. Ayrıca 6 bin zeytin ağacı Danıştay’ın yürütmeyi durdurma kararı vereceğinin bilindiği için şirket tarafından bir daha geri olmasın diye katledilmiştir. Bu bakımdan Kolin şirketinin Yırca köyünde sergilediği tutum her yünüyle bir insanlık suçudur. Doğanın talanına, insana yönelik zulme yönelik her arkadaşımızın sergilediği direniş bizim onurumuz olacak, talanın ve zulmün karşısında durmaya devam edeceğiz.”
Basın açıklamasında Turgutlu Çaldağı konusuna da değinen TURÇEP’in açıklamasında, “Çaldağı’nda uygulanmak istenen vahşi madenciliğe karşı Turgutlu halkının verdiği yaşam mücadelesi de, Yırca köyü halkının mücadelesi ile aynı anlamdadır. Çünkü içeriği “insanca yaşam hakkı”na dayanan çevre mücadelesi, çiftçi ve köylünün yaşam ve geçim mücadelesi ile iç içedir. Bu nedenle talanın da, zulmün de karşısında durmaya devam edecek, Turgutlu Çaldağı’nda vahşi madenciliğe geçit vermeyeceğiz” ifadeleri yer aldı.METİN SERT
Yorumlar
Kalan Karakter: