ÖYLESİNE BİR 19 MAYIS
İki yıl önce hangi gerekçeyle yapıldı bilmiyorum; durup dururken çıkarılan bir yönetmelik ile ulusal bayramlarımızın kutlama şeklinin değiştirilmesi sonucu, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma , Gençlik ve Spor Bayramı’nın ilçemizdeki kutlanışı, bu yönetmeliği çıkaranların yüzlerinde bir şamar gibi patlamıştır. Geçtiğimiz yıllarda yalnızca hazırlık evresi en az 2 – 3 ay süren, bu dönemde yapılan bedensel çalışmalarla Atatürk’ün ünlü “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur”, “Ben sporcunun zeki, çevik ve de ahlâklısını severim” özdeyişleri doğrultusunda gençlerimize sporun hem ahlâk ve beden üzerindeki önemi hem de Atatürk sevgisi aşılanırdı. O günlerin bayramları öncelikle başta ilçe yöneticileri, siyasi partiler, meslek örgütleri,demokratik kitle örgütleri ve derneklerin bir minnet ve şükran belirtisi olarak Atatürk anıtına çelenk koyup saygı duruşu yapılmasıyla başlar , ardından gençlerimizin gösterilerini izlemek üzere ilçe stadyumuna gidilirdi. En az 7 dekar büyüklüğündeki stadyumumuz, liselerden seçilen kız ve erkek öğrenciler, spor kulüplerinin çeşitli takımları,okulların çeşitli spor ve gösteri grupları, spor karşılaşmalarında dereceye giren sporcularımız, halk oyunları ekiplerimizce, stadyumun açık tribünü de fon gösteri grubunca doldurulurdu. İlçe halkı , çocuklarını ve gençlerimizi izlemek üzere şehrin her köşesinden gelerek stadyumu ağzına kadar doldururdu.Pek çok kişinin ayakta kaldığını dün gibi anımsarım. Kaymakam, garnizon komutanı ve belediye başkanı devlet adına gençlerin ve tüm halkın bayramını kutlar, bundan sonra binlerce kişi hep birlikte İstiklâl Marşı’mızı okur,daha sonra da tüm gösteri grupları, başlarında öğretmenleri ve yöneticileriyle resmi geçit yaparak göğsümüzü bir kez daha kabartırlardı. Günün anlam ve önemini belirten konuşma ve şiirlerden sonra,Atatürk’ün Gençliğe Hitabı ve gençliğin Ata’sına yanıtı tüm gençlerimizce seslendirilir,o koca stadyum bu genç seslerle çınlardı.Fon gösteri grubunun gerek bu aşamada gerekse tören sonuna kadar yaptığı gösteriler de hayranlıkla izlenirdi. Sporda derece yapmış gençlerimiz ve takımlarımıza bu arada madalya ve kupaları verilir, o gençlerimiz de yaptıkları sporun sonucunu, yaşam boyu onurla taşıyacakları bir ödülle alırlardı. Bundan sonra da üzerlerinde spor yapmaya uygun giysileriyle gençlerimizin gösterileri başlar ve bizler, onlarla, onları yetiştiren öğretmenleri ve anne babalarıyla gurur duyarak, Yüce Atatürk’ün cumhuriyeti Türk Gençliği’ne emanet etmekle ne denli isabetli bir iş yaptığını görüp O’na bir kez daha hayran olurduk. Bu törenler en az üç saat sürerdi. Gençlerimiz yorgun, ancak, kendilerini Türk Ulusu’na kabul ettirmenin onuruyla evlerine dönerler, anneleri onları o gün bir başka kucaklardı… Bu yıl ilçemizdeki tören küçücük bir alanda yalnızca 51 (elli bir) dakika sürdü.Ne devleti temsil eden kaymakam, ne halkın seçtiği belediye başkanı ne de halkın temsilcisi olan diğer kurumlar çelenk koyamadılar.Yalnızca Gençlik Hizmetleri ve Spor İlçe Müdürü yönetmeliğe aykırı bir çelenk koydu ve programdan 10 dakika sonra da kaldırmak zorunda kaldı. Kalın eşofmanlı kızlar ve erkeklerden oluşan yaklaşık 60 kişilik gösteri grubu 25 dakikalık bir gösteri yaptı, halk oyunları ekibi 2 – 3 zeybek oynadı,bir konuşma, bir şiir, Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi,gençliğin yanıtı… yasak savıldı ve tören bitti. Ne kaymakam bayramı kutladı ne de belediye başkanı. İzleyici sayısı mı? Güldürmeyin beni.Siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri bu anlamsız yasağı protesto ettikleri için, tümü protokol üyesi olan ben de dahil en çok 40 – 50 kişi… Bayramlardan koparılan halkımız yoktu. Şimdi ben buna “ÖYLESİNE BİR 19 MAYIS” demeyeyim de ne diyeyim? Ancak, biz her siyasal görüşten cumhuriyet sevdalıları Ata’mızın bize armağan ettiği bu bayramın böyle kutlanmaması gerektiği inancıyla yüzlerce kişi toplandık. Önde şanlı bayrağımız, ilçemizin en büyük bayrağının arkasında sloganlar atarak, marşlarımızı söyleyerek Yüce Atatürk’ün huzuruna çıktık. Çelenk koyduk, saygımızı sunduk ve İstiklâl Marşı’mızı hep bir ağızdan okuduk.Yaptığımız konuşmalarla bu bayramın ve bundan sonra gelecek tüm ulusal bayramların nasıl kutlanması gerektiğinin bir örneğini sunduk. En sonunda da O’nun çok sevdiği “Gençlik Marşı” ile programı tamamladık. Yol boyu halkımızın bizlere gösterdiği içten sevgiden güç alarak. Bütün yasaklara ve bütün meydanlardan kaçanlara inat…Gelecek yıl da, daha sonraki yıllarda da, bu yasaklar kalkıncaya değin bu bayram böyle kutlanacak. Bayramınız kutlu olsun. Her gününüz bayram sevinciyle dolu olsun. Ali TEZCAN Atatürkçü Düşünce Derneği Turgutlu Şube Başkanı SERBEST KÜRSÜ
20 Mayıs 2013 - 18:13
Güncelleme: 20 Mayıs 2013 - 18:22
Öylesine bir 19 Mayıs
ADD Turgutlu Şube Başkanı Ali Tezcan'ın yazısı
SERBEST KÜRSÜ
20 Mayıs 2013 - 18:13
Güncelleme: 20 Mayıs 2013 - 18:22