SOMA'ya bağlı Yırca köyünde, mahalle sakinlerinin santrale tepkisi sürüyor. Bu kapsamda santral sahası içerisinde yer alan zeytinliklerinin kesilmemesi için tarlalarında yatıp kalkan köylülere Manisa Barosu'ndan da destek geldi.
Manisa Barosu Çevre Komisyonu Başkanı Av. Menderes Hırçıner,Manisa Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Av.Serhan Çelik ve Komisyon üyesi Av.Hasan Namak ile birlikte zeytin nöbeti tutan köylülerle bir araya geldi.
Burada bir basın açıklaması Yapan Hırçıner;”Soma-Yırca Köyündeki zeytinlik alanların termik santrali yapımı için acele kamulaştırma yolu ile kamulaştırılması üzerine arazi sahiplerince Danıştay’da açılan iptal davası sürerken maden şirketi tarafında köydeki zeytin ağaçlarının sökülmeye başlanılması yöre halkında ve kamuoyunda infiale sebebiyet verdiğini dile getirerek; Manisa Barosu Çevre komisyonu olarak daha önce yaptığımız açıklamalarda Zeytinlik alanlarının kamulaştırılarak Maden sahası yapılmasının hatalı olduğunu ve bu yanlıştan dönülmesi gerektiğini kamuoyu ile paylaşmıştık” dedi.
“Zeytinciliğin ıslahı hakkındaki kanunun 20.maddesi uyarınca Zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede zeytinliklerin gelişmesine mani olacak tesis yapılamayacağını” belirten Hırçıner; Söz konusu yasa hala yürürlükteyken; ülkemizin en değerli zeytin alanlarının içerisine termik santrali yapılması,kamulaştırma yoluyla insanların elinden tarım alanlarını zorla alınması son derece yanlıştır.Kamulaştırma kanuna göre acele kamulaştırma yapılabilmesi için yurt savunma ihtiyacı ya da acele edilmesini gerektirecek olağanüstü halin varlığı gerekmektedir.Ortada ne bir olağanüstü hal ne de yurt savunmasını gerektirecek bir durum yokken bu acelenin sebebini anlamak mümkün değildir. Ülkemiz topraklarının ancak yüzde 27,7'si tarım alanı olarak kullanılabiliyorken ve bu alanlardan ancak %3’ünde yaklaşık 800 Bin hektar alanda zeytin üretimi yapılabilirken,zaten sınırlı olan bu yerlerin her geçen gün imara,sanayiye,yola ve şimdi de santrale açılmaya çalışılmasını anlamak mümkün değildir. Keza meclis gündemindeki kanun tasarısı ile 25 dönümden küçük zeytinlikler,zeytin alanlarının ve zeytinciliğin ıslahı kanununun koruma şemsiyesinden çıkartılıp, enerji yatırımlarına açık hale getirilmek istenmektedir. Şayet bu tasarı da yasalaşırsa, ülkemiz zeytinlik alanları hızla tahrip olacak bizden sonraki nesillere bırakacağımız tarım alanı kalmayacaktır” dedi.
“Manisa Barosu Çevre Komisyonu olarak Yırca Köyünde incelemelerde bulunup,yöre halkının taleplerini dinleyip, sökülen ağaçları da yerinde tespit edip konu hakkında ayrıntılı bir rapor hazırlamak üzere bugün buradayız. Bu vesileyle biz tüm yetkililere çağrıda bulunuyor zeytin alanlarını bizden sonraki nesillere sağ salim teslim edebilmenin hepimizin ortak mükellefiyeti olduğunu hatırlatıyor,bir an önce bu yanlıştan dönülmesini talep ediyoruz” diyen Hırçıner;Ayrıca Kısa süre önce yaşanan 'Gezi' olaylarında yaşanan üzücü bir takım hadiselerin ardından mahkemenin sonuçlandığını belirterek; "Gezi olaylarında toplumumuz özellikle çevre duyarlılığı konusunda gösterdikleri çevre hassasiyeti ile gerginlikler yaşadı. Çeşitli olaylar yaşandı. Fakat bu olayların sonunda idare mahkemesi tarafından yürütmeyi durdurma kararı verildi. Yani mahkeme kararı olaylar meydana geldikten sonra sonuçlandı. Burada da Yırca köylüleri ve arazi sahiplerinin Danıştay nezdinde girişimleri var. Yürütmeyi durdurma talebi ile ilgili açtıkları davalar var. Burada insanlar mağdur. Bir an önce yargıdan bir çözüm bekliyorlar. Süre geçirilmeden süratle mahkemelerden bu hususla ilgili karar verilmesini bekliyoruz" diye konuştu.HABER MERKEZİ
Yorumlar
Kalan Karakter: