Varlıakman Turgutlu’da iktidara yüklendi
Size oy vermemiş insanları niçin ötekileştiriyorsunuz?
MANİSA Kamu-Sen Temsilcisi ve Türk Eğitim-Sen Manisa Şube Başkanı Recep Varlıakman, Turgutlu’da eğitim ve eğitim çalışanlarının sorunlarıyla ilgili açıklamalar yaparak iktidara yüklendi. Varlıakman: Mevcut iktidara diyoruz ki bütün insanlara eşit mesadefe olun, herkes sizin gibi düşünmek zorunda değil. Herkesi olduğu gibi eşit vatandaş olarak kabul etmelisiniz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, sadece Ak Parti ve Ak Partililere oy veren insanlardan müteşekkil değildir. Asla haktan, hukuktan ve adaletten vazgeçmeyeceğiz.” dedi.
Türk Eğitim-Sen Turgutlu Şubesini ziyaret eden Manisa Şube Başkanı Recep Varlıakman’ın ziyaretinde Turgutlu Şube Başkanı İsmail Alsaç ve sendika üyeleri de hazır bulundu. Alsaç açılış konuşmasında: “Milli Eğitim’deki sorunları tartışırken, ünlü atasözümüz var; “Deveye sormuşlar neren eğri diye, o da demişki nerem doğru.’ Bugün yaşananların atasözünde olduğu gibi hiçbir yerinin doğru olmadığını görmekteyiz. Bunu müdür atamalarında, müdürlere yapılan haksız uygulamalarda görüyoruz. Biz bunların bir tiyatrodan ibaret olduğunu söylemiştik, gerçekten tiyatro olduğu ortaya çıktı. Haksız uygulamalara maruz kalan müdürlerimize hukuki desteği vereceğimizi söylemiştik…” dedi.
Türkiye’nin çok ciddi anlamda sıkıntıdan geçtiğini söyleyen Manisa Şube Başkanı Recep Varlıakman: “Mevcut iktidar birçok konuda hayırlı işler yapmış olabilir, ama milli eğitim konusunda sınıfta kaldı. Milli eğitim hadisesinin yerlerde süründüğünü ve kendi içerisinde kendi içerisinde sıkıntı yaşandığı görünen bir realite. 14 Mart 2014’te Milli Eğitim Temel Kanununda bir değişiklik yapıldı, yönetmelik yayınlandı. Kurumda 4 yıl çalışmış ve müdürlük yapmış insanların değerlendirmeye tabi tutulacağı ve yeterli puana sahip değillerse görevlerine son verileceği ifade etmişlerdi. Manisa il genelinde 355 öğretmen arkadaşım değerlendirmeye alındı, sadece 135 öğretmenimiz 75 puan üstü alarak müdürlük yapabilir geçerliliği konusunda kendilerine puan verdiler, 220 kardeşimizin ise görevine son verildi… Şube müdürü olmak isteyen bir arkadaşımız şube müdürü olamadığından İdari Mahkemeye müracaat etti, mahkeme bunu Ankara İdari Mahkemesine gönderdi, idari mahkemesi de hadiseyi kabul etmedi. Arkadaşım bir üst mahkeme Ankara Bölge İdari Mahkemesine müracaatını ulaştırdı. Bölge İdari Mahkemesi, mülakatlarla yapılmış sınavlarla atanmış şube müdürlerinin atamasının yürütmesini durdurma kararı verdi. Gelin görün ki iktidarın Milli Eğtiim Bakanı bunlara tebligat çıkarmadı. İktidara yakın birileri şube müdürü olduğundan dolayı hem ağustos ayındaki hem de ekim ayındaki mülakatlarda aynı insanlar mülakatlara girmiş insanlara puan verdi. Puanlara baktığımızda hakkaniyetin, adaletin, samimiyetin olduğunu görmek, böyle olduğunu söylemek mümkün değil. Milli Eğitim yaşanmış bu hadiseler çok tesadüfen yaşanan birşeyler değil. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde şu ana kadar devlet memurluğu hadisesi denilen bir olay yaşanıyor idi. Şu anda devletimizin gidişi ve şekli öyle ki parti devletine doğru gidiyoruz. Eğer siz Ak Partili değilseniz, Ak Partiye yakın değilseniz veya onların kazanına su taşımıyorsanız sizin devlet dairelerinde istihdam edilme şansınız hemen hemen hiç kalmamış noktasına gelmiştir… Performans değerlendirmesi yapan İlçe Milli Eğitim Müdürünün veya şube müdürünün okulda bulunan öğretmeni ne kadar değerlendirebileceğini düşünüyorsunuz? Öğretmenlerin görüşünü mü alıyorsunuz, okul müdürünün görüşünü mü alıyorsunuz? Hayır. Bana yakınsan bendensen senin aday memurluğunu kaldırıyorum, benden değilsen benle iletişime geçmezsen senin aday memurluğunu kaldırmıyorum, kaldırmadığı zaman 2 yıl boyunca çalışıyor ve sonunda arkadaşımızın görevine son veriliyor. Verilen seminerlerde bizden olursanız, bizim gibi düşünürseniz sizin aday memurluğunu kaldırıyoruz deniyor. Türkiye’nin gittiği nokta Milli Eğitimde yaşanan hadise bu olduğu gibi genelde gidilen ve varılmak istenen noktadır. Mevcut iktidar diyor ki, ‘Eğer bendensen seni devlet dairelerinde istihdam ederim, değilse özür dilerim seni istihdam etmem. Biz adaletten tarafız. İnsanların devlet kurumlarından eşit miktarda faydalanma hakkı vardır. Değişik platformlarda kalkıp şunu söylüyorsunuz; Biz 76 milyonun başbakanıyız, cumhurbaşkanıyız. O zaman sizden olmayan insanları niçin ötekileştiriyorsunuz? Ötekileştirme nereye kadar sürecek? Biz sadece Türk Eğitim-Sen’e bağlı değil, Eğitim Bir-Sen’lilerin de , Eğitim-Sen’lilerin de, Eğitim-İş’lilerin de, Aktif Eğitim-Sen’lilerin de hakkını savunuyoruz. Her türlü hukuki desteği verebiliriz. Mevcut iktidara diyoruz ki bütün insanlara eşit mesadefe olun, herkes sizin gibi düşünmek zorunda değil. Herkesi olduğu gibi eşit vatandaş olarak kabul etmelisiniz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, sadece Ak Parti ve Ak Partililere oy veren insanlardan müteşekkil değildir. Asla haktan, hukuktan ve adaletten vazgeçmeyeceğiz.” şeklinde konuştu. Nurullah ÇANKAYA
DİKKAT Tüm Hakları saklıdır ! Bu sitede yer alan yazı ,haber, fotoğraf ve video görüntülerin , ve sair dokümanların hakları Yedieylül Gazetecilik ve Matbacılık LTD.ŞTİ’ye aittir. Kaynak gösterilse dahi izin alınmadan kısmen veya tamamen kopyalanması, çoğaltılması, kullanılması, yayımlanması ve dağıtılması kesinlikle yasaktır. Bu yasağa uymayanlar hakkında 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca yasal işlem yapılabilecektir.
Yorumlar
Kalan Karakter: