Gut artiritiFizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Uzm.Dr. Hanife Kucur: “Gut değişik ülkelerde değişik sıklıklarda görülmektedir. Gut kural olarak erkek hastalığıdır. Kadınlarda pek rastlanmadığı hastalar sadece %3-7 sinin kadın ve bunlarında postmenapozal döneminde olduğu ortaya konulmuştur. Genel olarak gut 40-50 yaşlarında ortaya çıkar ve 30 yaşından önce pek görülmez.” EGEUMUT Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Uzm.Dr. Hanife Kucur, Gut Artiriti hakkında gazetemize bilgilendirici açıklamalarda bulundu. Uzm. Dr. Kucur yaptığı açıklamada: “Gut ürik asit tuzlarının yani ürat kristallerinin eklemlerin içinde veya çevresinde birikimi sonucu oluşan akut ve yenileyen artriti ataklarıyla kendini belli eden bir hastalık tablosudur. Ürat kristallerinin eklemlerde çökmelerinin nedeni; purin metobolizmasında nedeni bilinmeyen kalıtımsal veya bireysel bozukluğa bağlı olarak serum ürik asit düzeyindeki yükselmeyle ilgilidir.Üratlar eklem dışında ,yumuşak dokular içinde tofus adını alan kümeleşmeler yaparlar . Ayrıca eklem yanı sıra böbrekler ve dolaşım sisteminde de bir dizi patolojik olaylar gelişebilir.
Gut değişik ülkelerde değişik sıklıklarda görülmektedir. Gut kural olarak erkek hastalığıdır. Kadınlarda pek rastlanmadığı hastalar sadece %3-7 sinin kadın ve bunlarında postmenapozal döneminde olduğu ortaya konulmuştur. Genel olarak gut 40-50 yaşlarında rtaya çıkar ve 30 yaşından önce pek görülmez.
Gut ya kalıtım faktörlerinin etkisiyle serum ürik asit seviyesinin yükseltilmesi sonucunda veya bazı kan yapıcı sistem hastalıklarının (lösemi, polisistemi, pernisiöz anemi) etkisiyle ürik asit düzeyinin yükselmesi sonucu ile ortaya çıkar. Ürik asit purin metobolizmasının son ürünüdür. İnsanlarda ürik asit doğrudan doğruya böbreklerle vucuttan dışarıya atılır. Kanda ürik asit düzeyi yükselecek olursa (kanda sınır değeri % 7-8mg)ürat tuzları dokularda çökebilmektedir. Çökme öncelikle kan dolaşımını zayıf dokularda ;örneğin eklem kıkırdağında ,kulakkepçesinde ,kol dirseğindeki tendonlarda ve bursalarda olmaktadır. Önemli başka bir birikimi yani böbrek parenkimidir . İdrarın ürik asit yoğunluğunun yüksekliği böbrekte ürot taşı oluşumunun kolaylaştırır.Ürat birikimi kendisini en tipik olarak eklemlerde belli eder. Kristaller eklem boşluğuna girerlerse akut sinovit, dejenerotif değişiklikler yani artroz (kireçlenmeler) oluşurlar.Tedavi olmayan hastaların çoğunda yakalanan eklemler zamanla yıkıma uğrar fonksiyonlarını yitirir. Geç dönemlerde ağır biçim bozukluklarıyla bir poliartrit tablosu ortaya çıkabilir.
Bu açıklamalar ışığında guttaki klinik bulgular akut gut artriti, kronik gut artriti ve böbrek zedelenmesi başlıkları altında toplanabilir. Akut gut artriti ilk önce ayak baş parmağının dip ekleminden başlar. Nedeni bilinmemekle beraber bu yerleşimin baş parmağın bu bölümünün daha fazla yük altında kalmasından ileri geldiği sanılmaktadır. Gut atağı dramatik bir tablodur. Hasta ağrı içinde kıvranır eklem kaba ve kalın bir görünüm alır basınca karşı çok duyarlıdır. Yorganın dokunması bile dayanılmaz bir ağrı yapar. Belirtiler çok kısa bir süre içinde gelişir. Tüm tablonun oluşumu için 2 saat yeterlidir. Tablo akut eklem romatizmasına veya septik artrite benzerse de ayrıcı tanı ile teşhis konur. Alkol akut gut atağı için hem hazırlayıcı hem de uyarıcı etkendir. Aşırı beslenme ,diürez , yabancı protein tedavisi ,enfeksiyon ve ışın tedavisinde gut atağını davet edici etkenler arasında sayılabilir.
Kronik guttaki eklem değişiklikleri artroza benzer. Ağır gelişim gösteren olgularda tofusların açılarak ülser olması , eklemde ağır biçim bozuklukları yapabilir.Bu değişiklik o kadar kötüye gidilebilir ki iş göremez hale gelen o uzvun amputasyonu gerekebilir .Gut tedavisi çok yönlü olarak yürütülmelidir.İlk hedef akut gut ataklarının tedavisidir ve yeni atakların önlenmesidir.Sonrada ürik asit düzeyinin düşürülmesidir. Böbrek taşı oluşlarının önlenmesine çaba verilmelidir. Hastaya en aza 2 litre su içilmeli ve purinden fakir besin verilmelidir. Ürik asit seviyesini düşürücü ilaçlara başlanmalıdır. Tofuslar çok büyükse cerrahi müdahale yapılabilir.” şeklinde konuştu. Haber Merkezi
Gut değişik ülkelerde değişik sıklıklarda görülmektedir. Gut kural olarak erkek hastalığıdır. Kadınlarda pek rastlanmadığı hastalar sadece %3-7 sinin kadın ve bunlarında postmenapozal döneminde olduğu ortaya konulmuştur. Genel olarak gut 40-50 yaşlarında rtaya çıkar ve 30 yaşından önce pek görülmez.
Gut ya kalıtım faktörlerinin etkisiyle serum ürik asit seviyesinin yükseltilmesi sonucunda veya bazı kan yapıcı sistem hastalıklarının (lösemi, polisistemi, pernisiöz anemi) etkisiyle ürik asit düzeyinin yükselmesi sonucu ile ortaya çıkar. Ürik asit purin metobolizmasının son ürünüdür. İnsanlarda ürik asit doğrudan doğruya böbreklerle vucuttan dışarıya atılır. Kanda ürik asit düzeyi yükselecek olursa (kanda sınır değeri % 7-8mg)ürat tuzları dokularda çökebilmektedir. Çökme öncelikle kan dolaşımını zayıf dokularda ;örneğin eklem kıkırdağında ,kulakkepçesinde ,kol dirseğindeki tendonlarda ve bursalarda olmaktadır. Önemli başka bir birikimi yani böbrek parenkimidir . İdrarın ürik asit yoğunluğunun yüksekliği böbrekte ürot taşı oluşumunun kolaylaştırır.Ürat birikimi kendisini en tipik olarak eklemlerde belli eder. Kristaller eklem boşluğuna girerlerse akut sinovit, dejenerotif değişiklikler yani artroz (kireçlenmeler) oluşurlar.Tedavi olmayan hastaların çoğunda yakalanan eklemler zamanla yıkıma uğrar fonksiyonlarını yitirir. Geç dönemlerde ağır biçim bozukluklarıyla bir poliartrit tablosu ortaya çıkabilir.
Bu açıklamalar ışığında guttaki klinik bulgular akut gut artriti, kronik gut artriti ve böbrek zedelenmesi başlıkları altında toplanabilir. Akut gut artriti ilk önce ayak baş parmağının dip ekleminden başlar. Nedeni bilinmemekle beraber bu yerleşimin baş parmağın bu bölümünün daha fazla yük altında kalmasından ileri geldiği sanılmaktadır. Gut atağı dramatik bir tablodur. Hasta ağrı içinde kıvranır eklem kaba ve kalın bir görünüm alır basınca karşı çok duyarlıdır. Yorganın dokunması bile dayanılmaz bir ağrı yapar. Belirtiler çok kısa bir süre içinde gelişir. Tüm tablonun oluşumu için 2 saat yeterlidir. Tablo akut eklem romatizmasına veya septik artrite benzerse de ayrıcı tanı ile teşhis konur. Alkol akut gut atağı için hem hazırlayıcı hem de uyarıcı etkendir. Aşırı beslenme ,diürez , yabancı protein tedavisi ,enfeksiyon ve ışın tedavisinde gut atağını davet edici etkenler arasında sayılabilir.
Kronik guttaki eklem değişiklikleri artroza benzer. Ağır gelişim gösteren olgularda tofusların açılarak ülser olması , eklemde ağır biçim bozuklukları yapabilir.Bu değişiklik o kadar kötüye gidilebilir ki iş göremez hale gelen o uzvun amputasyonu gerekebilir .Gut tedavisi çok yönlü olarak yürütülmelidir.İlk hedef akut gut ataklarının tedavisidir ve yeni atakların önlenmesidir.Sonrada ürik asit düzeyinin düşürülmesidir. Böbrek taşı oluşlarının önlenmesine çaba verilmelidir. Hastaya en aza 2 litre su içilmeli ve purinden fakir besin verilmelidir. Ürik asit seviyesini düşürücü ilaçlara başlanmalıdır. Tofuslar çok büyükse cerrahi müdahale yapılabilir.” şeklinde konuştu. Haber Merkezi