TURÇEP 3 hafta süren etkinliğini tamamladı:
“OYUMUZ ÇALDAĞI’NDAKİ MADENE KARŞI ÇIKANLARA”
HER cumartesi akşamı “madene destek verenlere oy yok” etkinliklerini sürdürmekte olan TURÇEP, 22 Mart Cumartesi akşamı yaptığı etkinlikte ise, gelecek cumartesi akşamından itibaren seçim yasakları başlayacağı için etkinliklerini böylece tamamladığını duyurdu. TURÇEP tarafından düzenlenen ve çeşitli sivil toplum örgütleri ile siyasi partilerin desteği ve katılımı ile gerçekleşen “madene destek olana oy yok” etkinliği 2 haftadır devam ediyordu. Her cumartesi akşamı yapılan etkinlikte günün anlam ve önemine ilişkin vurgulamada bulunan TURÇEP’in geçtiğimiz cumartesi akşamı yapılan son etkinliğinde ise su sorununa vurgu yapıldı.Gediz Nehri can çekişiyorTURÇEP adına açıklama yapan Metin Sert, 22 Mart’ın dünya genelinde “Su Günü” olarak değerlendirildiğini belirterek şunları söyledi: “Toprak, hava ve su; yaşamın saçayağı gibi doğadaki en temel yaşam kaynakları. Bugün su günü olması dolayısıyla tüm dünya genelindbe sivil toplum örgütleri ve çeşitli kuruluşlar suyun doğadaki yaşamda taşıdığı önem ve anlam konusunda çeşitli bilgiler verirken aynı zamanda yayınladıkları raporlarla su sorunu konusunda dikkatleri de çekmeye çalıştılar. Türkiye için verilen raporlar ise oldukça vahim. Özellikle son 20 yıldır Türkiye’nin giderek su fakiri bir ülke olmaya doğru ilerlediği. Bunun nedeni ise dünyanın en cennet köşesi diyebileceğimiz bir coğrafyada yaşamamıza rağmen, bunun kıymetini bilemeyecek kadar doğaya karşı saldırgan, çevre sorunlarına karşı duyarsız oluşumuz. Örneğin bizler akarsularımızın, derelerimizin, nehirlerimizin bulundukları bölgeye can veren birer hayat damarı olduğunu hala bilmiyoruz. Bu yüzden de akarsularımızı birer foseptik gibi görüyor, foseptik kanalına çeviriyoruz. Ne kadar evsel atığımız, sanayi atığımız varsa, bütün zehirli kimyasal atıklarımızı gönderebileceğimiz bir foseptik kanalına çeviriyoruz. Gediz Nehri bunun en somut örneği. Bulunduğu havzayı dünyanın en bereketli 7 tarım harikasından biri haline getiren ve bu havzaya adını veren Gediz Nehri, evsel atıklarımız ve kimyasal sanayi atıkları sonucu aşırı derecede zehirlenerek günümüzde artık can çekişir bir hale gelmiş durumda. Giderek hem ölüm saçacak derecede bataklığa dönüşmeye, hem de bu cennet vadiyi kuraklıkla tanıştıracak kadar da can çekişmeye başladı.” Çaldağı’ndaki madenciliğin bir başka tehlikesi de kuraklık tehdidiTURÇEP adına yaptığı açıklamasında Çaldağı’ndaki madencilik faaliyetinin yaratacağı bir başka tehlikenin de kuraklık olacağına dikkat çeken Metin Sert, konuşmasını şöyle sürdürdü: Gediz Nehri’nin bugün can çekişir halde olması, karşımızdaki tek tehlike değil. Çaldağı’ndaki madencilik faaliyeti bundan da daha büyük bir felaketle tehdit ediyor yöremizi. Gediz Nehri’nin bugün can çekişir halde olması yetmezmiş gibi, şimdi de Çaldağı’ndaki madencilik uygulaması sonrasında bir de yer altı sularımız tüketilmiş olacak. Çünkü Gediz Nehri’nde yeterli su olmadığı için maden şirketi tarafından 15 yıl boyunca sürecek işletme süresince yer altı su kaynaklarımız bu maden işletmesi için kullanılacak. Bilimsel raporların ortaya koyduğu sonuçlarda, bu durumun 20 yıl sonra çiftçinin arazisi ve hayvanları için sulama, halkımızın da içme suyu bulamaz hale geleceğini söylüyor. Bu nedenle Dünya Su Günü’nde dünyanın en bereketli 7 tarım havzasından olan Gediz vadisinde büyük çevre felaketinin önlenebilmesi için Çaldağı’ndaki madenin kapatılması gerektiğini vurguluyor ve bu madene izin verenlere, destek verenlere, kefil olanlara oyumuz yok diyoruz.” Dr. Ulman: “Bu maden kapatılmalıdır” TURÇEP’in etkinliğine beraberinde kalabalık bir gurupla katılarak destek veren CHP Belediye Başkan Adayı Dr. Cengiz Ulman da kısa bir konuşma yaparak Çaldağı’ndaki maden işletmesinin kapatılması gerektiğini söyledi. Dr. Ulman, yıllardır insanlık için verdiği mücadele ve yaşama karşı duyarlılığı için TURÇEP’e teşekkür ederken, “Belediye başkanı seçilmem durumunda Çaldağı’ndaki maden işletmesine karşı verilen çevreci mücadelede Belediye Başkanı olarak yer alacağım. Seçilemesem bile sağlıklı yaşam ve insanlık adına verilen bu mücadele içinde olmaya devam edeceğimin bilinmesini isterim” şeklinde konuştu.METİN SERT